Büyük Türkçe Sözlük
* Türkü, şarkı söylemek, ırlamak, teganni etmek
* On dokuzdan sonra gelen sayı nın adı ve bu sayıyı gösteren işaret, 20, XX.
* İki kere on
* Yirmi beş kuruş ve lira değerinde olan.
* Yirmi beş adetten oluşan
* Bkz. akıl dişi
* Yirmi lira değerinde kâğıt para.
* İçinde yirmi tane bulunan.
* Yarım kuruş değerinde para, yirmi para
* Yirmi sayısının sıra sıfatı, sırada on dokuzuncudan sonra gelen
* Yirmi sayısının üleştirme sıfatı, her birine yirmi, her kezinde yirmisi bir arada olan
* İçinde yirmi tane bulunan
* Etleriyle beslenmek için başka hayvanları parçalayarak yiyen (hayvan).
* Kan dökmekten, insan öldürmekten zevk alan (kimse).
* (ses) Tiz...
* Vahşî hayvan
* Ehlîleştirilmemişvahşî kuşlara verilen genel ad
* Örnek hayvanı kartal veya baykuş olan, pençeli, eğri gagalı, etobur kuşlar takımı
* Yırtıcı, vahşî olma durumu
* Yırtılmış olan.
* Utanması , çekinmesi olmayan.
* Eskimiş , parçalanmış.
* (ses) Cırlak, tiz, keskin.
* Yırtılma sonucu oluşmuş yarık
* Parça parça olmuş, eskiyip parçalanmış, eski püskü
* Girişken, becerikli.
* Hafif meşrep, oynak, cazibeli
* Yırtık olma durumu.
* Utanmazlık, çekinmezlik
* Yırtılmak işi veya biçimi
* Yırtılmak işi
* Yırtmak işi yapılmak veya yırtmak işine konu olmak.
* Çekinmesi, sıkılması kalmamak