Büyük Türkçe Sözlük
* Beynin altında bulunan küçük bir bez.
* Kozası olan.
* çevreyle ilişkisini kesmek, hiçbir şeye karışmamak.
* Kozası olmayan.
* Közlemek işi.
* Köz üzerinde pişirilen yiyecek, özellikte ateşle pişirilen et, külbastı.
* Et, sebze, meyve, hamur vb. yi köz üzerinde pişirmek.
* Közleşmek işi.
* Köz durumuna gelmek.
* Cildi ve saçları güzelleştirmeye, diri tutmaya yarayan her türlü kokulu madde.
* Evrenle ve onun genel düzeniyle ilgili.
* Haber alma ile ilgili.
* Yıldızlar arası uzaylardan gelerek atmosfere giren, kaynakları kesinlikle bilinmeyen ışınlar.
* Evreni oluşturan madde.
* Evren doğumu.
* Evrenin doğumuyla ilgili.
* Gök biliminin, matematik ve fiziğin yalnız temel kavramlarından yararlanarak en belli başlı olayları ele alan dalı.
* Evren bilimi.
* Evren bilimsel.
* Uzay adamı, astronot.
* Çeşitli uluslardan kimseleri barındıran, içinde bulunduran.
* Kozmopolite özgü olan.
* Ulusal özelliklerini yitirmiş kimse.
* Evren.