Büyük Türkçe Sözlük
* Delişmenlik.
* Yavan, tatsız.
* Saçma, saçma sapan, boş, anlamsız (söz).
* saçma olan bir düşünceyi döndürme, çevirme yolu ile savunmaya kalkışanlara karşı söylenir.
* Zırvalamak işi veya durumu.
* Boş ve anlamsız sözler söylemek, saçmalamak.
* Doruk, tepe.
* En üst aşama.
* devlet ve hükûmet başkanlarıveya en yetkili ve uzman diplomatlar düzeyinde yapılan toplantı.
* Zirve toplantısının oluşturduğu konferans.
* Katılan devletlerin en yetkilisinin veya yetkili olan diplomatının yer aldığı uluslar arası toplantı.
* Delişmen, aklına eseni yapan.
* Zirzopluk edercesine.
* Zirzoplaşmak işi veya durumu.
* Uygunsuz, yakışıksız davranmak.
* Zirzop olma durumu veya zirzopa yakışan davranış.
* uygunsuz, yakışıksız davranışlarda bulunmak.
* Karşıt anlamlı.
* karşıt anlamlı.
* birine karşı sürekli ters davranmak, istediklerinin tersini yapmak.
* Farklı durum ve yapıda olma.