Büyük Türkçe Sözlük
* Bkz. serçe parmak.
* Sakarya cinsi bir tür kuş.
* Turpgillerden, çiçekleri kokulu, tohumlarından ışık araçlarında ve sabun yapımında kullanılan bir yağ çıkarılan, kolzaya benzeyen bir bitki, yağ...
* Bkz. küçük ünlü uyumu.
* Kanın beyin içindeki basıncı.
* Bir tasımda, vargının konusu olan terim.
* Kamer takviminin altıncı ayı, cemaziyülâhır.
* Türkçe bir kelimede düz ünlülerden (a, e, ı, i) sonra düz ünlülerin, yuvarlak ünlülerden (o,ö,u,ü) sonra dar yuvarlak (u,ü) veya düz geniş (a,e)...
* Göğün kuzey kutup bölgesinde, Büyük Ayı'nın tersi durumda, bir takım yıldız, Dübbüasgar.
* Kasaplık hayvanlardan koyun ve keçiye verilen ortak ad.
* Biraz küçük.
* her yaştaki kişilere karşı dostça, arkadaşça davranmak.
* her makam ve durumdaki kişilere karşı dostça ve anlayış gösterek davranmak.
* Küçükleşmek işi.
* Değerini yitirmek.
* "Küçüğü de büyüğü de birlikte" anlamında kulanılır.
* Küçük olma durumu.
* İnsana yakışmayacak, insanın değerini azaltacak davranış.
* Küçümsemek.
* (çocuk dilinde) Köpek.
* Küçülmek işi.
* Büyükken herhangi bir sebeple ufak duruma gelmek.
* Büzülmek, hacimce ufalmak.
* Değer ve onurunu azaltacak davranışta bulunmak.