Büyük Türkçe Sözlük
* Bataklıkları seven, bataklıklarda yaşayan (bitki, hayvan).
* Batakçı olma durumu.
* Gidenlerin dolandırıldığı veya kötü bir durumda bırakıldığı yer.
* İşlerin zamanında ve gereğince yapılmadığı yer.
* Bataklığı olan (yer).
* Çok derin olmayan sularla örtülü batak bölge.
* Uygunsuz ve kötü, ahlâk dışı durum.
* Bataklık ve sık bitki örtülü yerlerde yaşayan küçük ve ötücü kuş (Acrocephahus palustris).
* Baykuşgiller familyasından, sırt tüyleri pas rengi olan, bataklıklarda yaşayan bir kuş türü, ishak kuşu (Asio flammeus).
* Metan.
* Papirüs familyasından, bataklıklarda yetişen bir bitki, pamuk otu (Eriophorum).
* Kısa gagalı, uzun kanatlı, uçarken deniz kırlangıcını andıran bir tür kuş (Glareda).
* Omurgalı hayvanlardan hem tavuksulardan, hem yağmur kuşlarını içine alan kuşlar sınıfı.
* Avrupa ve Kuzey Amerika'da güneşli su kıyılarında yetişen çok yıllık bir bitki (Caltha palustris).
* Zatürree.
* En küçük topçu birliği.
* Savaş gemilerinde borda topları ve bunların bulunduğu güverte parçası.
* Birkaç aygıtın bir araya getirilerek belirli...
* Bir bataryada bulunan topların hep birden ateş düzenine geçmesi.
* Bataryanın bütün olarak taşınmasını sağlayan sandık.
* Batarya ile güçlendirilmiş veya desteklenmiş.
* Batarya ile çalışan (radyo, telefon vb.).
* Orkestrada vurma çalgılar takımı, davul.
* Bateri çalan kimse, davulcu.
* Yavaş, ağır.