Büyük Türkçe Sözlük
* Tandırda pişirilen ekmek.
* Kuşbaşı et ve soğanla yapılan, tandırda pişirilen et yemeği.
* Tandır başında oturulurken söylenen veya okunan masal.
* Bilgisiz kimselerin inandığı saçma fikirler ve bu fikirlerin yazıldığı sanılan kitap.
* Herhangi bir sayıda olan (şey), adet.
* Bazı bitkilerin tohumu.
* Çekirdekli küçük meyve.
* (meyve veya herhangi bir bitki için) tohumları tane durumuna gelmek.
* Teker teker.
* acele etmeden, seslerin hakkını vererek, herkesin anlayabileceği gibi konuşmak.
* Küçük tane.
* Sayı gösteren bir sözle birlikte bir şeyin azlığı belirtilmek için kullanılır.
* Çok küçük boyutlu madde, cisim.
* Küçücük tanelerden oluşmuş.
* Yüzeyi taneciklerle kaplı gibi görünen.
* Taneciği olmayan.
* Tahılla beslenen.
* Tanelemek işi.
* Tanelerini ayırmak.
* Tanelenmek işi.
* Tanelere ayrılmak
* Tanelerden oluşmuş.
* Herhangi bir biçimde tanesi olan, ufak taneli.
* Birçok bitkisel maddede bulunan, deri tabaklamada, hekimlikte kullanılan, tadı buruk bir madde.
* Boşnesnelere vurulduğunda çıkan kaba ve çınlayıcısesleri anlatır.
* Genellikle boş nesnelerin yuvarlanırken çıkardığı kaba ve çınlayıcı sesi anlatır.
* Tangırdamak işi.