Büyük Türkçe Sözlük
* Elinden iş gelme durumu, ustalık, maharet.
* Kişinin yatkınlık ve öğrenime bağlı olarak bir işi başarma ve bir işlemi amaca uygun olarak...
* Becerisi olan, elinden iş gelen, usta, maharetli, mahir.
* Becerikli olma durumu, ustalık, maharet.
* Becerisi olmayan, usta olmayan.
* Beceriksiz olma durumu.
* Becermek işi.
* Güç görünen bir iş veya duruma çözüm bulmak, üstesinden gelmek.
* Bir şeyi kullanılmaz duruma getirmek, bozmak, kirletmek.
* Irzına geçmek...
* Serçegillerden, küçük bir kuş (Passer).
* Gerekli, lüzumlu.
* İvedi, acele.
* Besbelli, apaçık olma durumu.
* Bir konuda hazırlıksız konuşabilme yeteneği.
* Birdenbire, ansızın, düşünmeksizin.
* Karşılıksız, parasız, emeksiz.
* masrafsız veya emeksiz elde edilen şeylere herkes istek gösterir.
* Her şeyi bedavadan sağlamaya çalışan (kimse).
* Bedavacı olma durumu.
* Bedava olarak.
* çok ucuz.
* Bedavalaşmak durumu.
* Bedava duruma gelmek.
* Bkz. bedavadan.