Büyük Türkçe Sözlük
* Sonunda öleceğimiz dünya, fani dünya.
* Bkz. olumlu fiil.
* Bir işin, bir davranışın, bir oluşun olduğunu bildiren fiil: Söylemiş, yazacak... gibi.
* olumlu cümle.
* Bazı kimselerin, öldüklerinde cenazelerinin kaldırılmasına harcanmak için biriktirdikleri para.
* Ölüm döşeğinde, ağır hasta yatarken kimseye muhtaç olmamak için elde tutulan (para, mal).
* Olumlu olma durumu.
* Ölümlü olma durumu, fena (II).
* Olması kadar olmamasıda mümkün bulunan, mümkün, zorunlu karşıtı.
* Olumsal olanın niteliği, olumsal olma durumu, imkân, zorunluluk karşıtı.
* Ölümcül.
* Ölümü andıran, ölüm durumuna yakışan.
* Yapıcı ve yararlı olmayan, hiçbir sonuca ulaşmayan, menfi, negatif.
* Davranışları beğenilmeyen, yıkıcı düşünceleri olan, zararlı, menfi.
* Bir...
* Hiçbir zaman ölmeyecek olan, ebedî, lâyemut.
* Hiç unutulmayacak, daima anılacak olan, ebedî.
* Hiç unutulmayacak olan kimse.
* Yüklemi olumsuzluk kavramı veren cümle: Çocuk hasta değilmiş. Parası yok. Gelmezseniz biz de gitmeyiz gibi.
* olumsuz fiil.
* Olumsuzluk kavramı veren fiil, Türkçede -ma, -me olumsuzluk eki, -maz, -mez olumsuz geniş zaman eki alan fiil: Söylememeliydi, hastalanmaz...
* Bkz. olumsuz cümle.
* Ölümsüzleşmek işi.
* Ölümsüz olmak, ölümsüz duruma gelmek.