Büyük Türkçe Sözlük
* Baştan geçen ilginç olay veya olaylar zinciri, serüven, sergüzeşt, avantür.
* Hiç olmayacak gibi görünen iş.
* başına geleceklerden habersiz, sonu bilinmeyen, tehlikeli, heyecanlı bir işe girişmek.
* İlginç ve tehlikeli olayları göze alan, maceraperest.
* Serüvencilik.
* Serüvenli, heyecan veren, karmaşık, olağandışı.
* Serüvenci, maceracı.
* Serüvensiz, heyecan vermeyen, basit, sıradan.
* tehlikeli, yorucu, sıkıcı ve ne olacağıbilinmeyen bir işe kalkışmak.
* Hamur kıvamına getirilmiş madde.
* Boyacılıkta çatlak ve aralıkları kapamak, camcılıkta camları tutturmak için kullanılan hamur kıvamında...
* boyacılıkta, düzgünlük ve dayanıklılık sağlamak için boyanacak yüzeye macun sürmek.
* Üzerinde macun hazırlanan ve sıva işlerinde kullanılan yardımcı el aleti.
* İslimle çalışan ağırlık kaldırma makası.
* Macun yapan veya satan kimse.
* Macun yapmak veya satmak işi.
* Macunlamak işi.
* Çatlak, delik yerleri veya boyanacak yüzeyleri macun sürerek kapatmak.
* Macunlanmak işi.
* Macunlamak işine konu olmak veya macunlamak işi yapılmak.
* Macunlaşmak işi.
* Macun koyuluğuna gelmek.