Büyük Türkçe Sözlük
* Söğüt kabuğundan çıkarılan antiseptiklerle ilgili olan.
* Aldehidin yükseltgenmesiyle elde edilen, türlü uçucu yağlarda ester biçiminde bulunan, ekşi veya tatlı olabilen, 155° C de eriyen bir asit.
* Salıverilmek işi.
* Salıvermek işine konu olmak.
* Salıvermek işi.
* Bırakmak, koyuvermek, serbest bırakmak.
* Üzüm gibi, birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan yemiş.
* Ana saptan çıkan yan çiçekleri saplarıhep aynı uzunlukta olan çiçek durumu.
*...
* Akasya.
* Tek veya birleşik başakların salkım şeklinde oluşturduğu bitki.
* Değerli taşlardan yapılmış salkım biçiminde küpe.
* Dağınık, düzensiz bir durumda.
* Parçaları ayrılmış.
* Salkım gibi, salkım olarak, salkım biçiminde.
* Öbek öbek, küme küme.
* Dalları ve yaprakları yere sarkan bir çeşit söğüt (Salix babylonica).
* Çevreye dağılan mermi parçaları atan top.
* Salkımak durumu.
* Gevşeyip sarkmak, pörsümek.
* Salkımı andıran.
* Başı sürekli sallanan.
* Her sözü düşünmeden onaylayan.
* Çıplak.
* Giyimine özen göstermeyen kimse.
* Çırılçıplak.
* Giyimi çok özensiz olarak.