Büyük Türkçe Sözlük
* Tiyatro, sinema ve televizyonda sahneye konulan eserin yazıldığı yerin, çağının özelliklerini belirleyen çeşitli ögelerin (perde, aksesuar...
* Dekor yapma işi.
* Bir yeri süsleme.
* Dekor olarak kullanılan, süslemeye yarayan, süsleyici, tezyinî.
* Göstermelik.
* Tiyatro, opera vb. dekorlarını tasarlayan sanatçı.
* İç mimar.
* Dekoratör olma durumu.
* Dekoratörün işi ve mesleği.
* Mesleği dekor yapmak olan sanatçı.
* Dekorcu olma durumu.
* Dekorcunun işi ve mesleği.
* Süsleme amacıyla düzenlenmiş.
* (bir yere) süsleme amacıyla düzen vermek.
* Ray aralığı 60 cm eninde veya daha az olan, arabaları buhar, hayvan veya insan gücüyle yürütülen, küçük demiryolu.
* Nişastanın bölünmesinden elde edilen zamklı bir madde (C6 H10 O5).
* Nişasta şekeri.
* Kılavuzluk, aracılık.
* İz, işaret.
* yol göstermek.
* göstermek, anlatmak, demeye gelmek.
* belirtmek.
* Deldirmek işi.
* Delmek işini yaptırmak.
* Geçersiz hâle getirmek.
* Zımba.
* Herhangi bir topluluğu temsil etmekle görevli yetkili kurul.
* Kendisine yetki verilerek bir yere veya birinin katına gönderilen kimse, elçi, murahhas.
* Delegenin görevi, murahhaslık.