Büyük Türkçe Sözlük
* Kalsiyum'un kısaltması.
* Herhangi bir işi yapmak için ortaya konan güç, zorlu, sürekli çalışma, ceht.
* Bir şey ödemeden, para vermeden alınan şey, bedava.
* Fazla olarak, üstelik.
* bir işi başarmak için çalışmak, uğraşmak.
* bir işi yapabilmek için elden gelen bütün gücü kullanmak.
* Bedava olarak, karşılıksız, fazladan.
* Çabalamak işi.
* bu işi yapacak güçte değilim, zorlamanın yararı yok.
* Güç bir durumdan kurtulmaya uğraşmak.
* Bir işi başarmak için uğraşmak.
* Çabalanmak işi.
* Çabalamak işi yapılmak.
* Çabalamak işi veya biçimi.
* Çabucak, süratle.
* Çok çabuk, vakit geçirmeden, çabucacık, hızla, süratle.
* Kısa sürede ve kolaylıkla.
* Alışılandan veya gösterilenden daha kısa bir zamanda, tez, yavaş karşıtı.
* Hızlı.
* Acele et, oyalanma" anlamında.
* Çabuk olarak, ivedilikle.
* çabuk davran, çabuk iş gör, oyalanma!.
* olağan sayılmayacak kadar kısa bir zamanda olan bir gelişmenin sürekli olamayacağını anlatır.
* Çabucacık, oldukça çabuk.
* Çabuklaşmak işi.