Büyük Türkçe Sözlük
* Bkz. gıllügişli.
* Bkz. gıllügişsiz.
* Kin, gizli ve kötü amaç.
* Gizli amaçlı, kandırıcı.
* Gizli amacı olmayan, inandırıcılık ve kandırıcılıktan uzak.
* Zenginlik, bolluk.
* Bıkma, usanma.
* usanmak, bıkmak.
* bıkmak, usanmak.
* Gene, yine.
* Gine halkından olan kimse.
* Uzak Doğu ülkelerinde (Çin, Japonya, Kore vb.) yetişen, geleneksel tedavilerde kullanılan, kazık köklü, otsu ve çok yıllık bir bitki (Panax...
* İmrenme, imrenti.
* imrenmek.
* gıptayla bakmak, imrenmek, özenmek .
* İplikten veya ipekten olan, geniş ilmeklerden oluşan bir tür dantel.
* Kumaş.
* Söz, lâkırdı.
* Yalan, uydurma.
* konuşmak, lâf atmak.
* bol bol konuşmak çene çalmak.
* dikkat etmemek, aklı başka yerde olmak.
* Sürekli ve usanç verecek biçimde ses çıkarmayı anlatır.
* alay etmek.