Büyük Türkçe Sözlük
* Dikkati çok yakın bir noktaya çekmek için kullanılır.
* Aralarında aynı yerde bulunmaktan başka hiçbir ortak nitelik düşünülmeksizin bir ülkede, şehirde veya semtte oturanların tamamı.
* Bir yerde...
* Hattatların kâğıt cilâlamak için kullandıkları nişasta ve yumurta akından yapılan özel bir karışım.
* Aharlamak işi.
* Ahar sürmek.
* Aharı olan, üzerine ahar sürülmüş olan.
* Kendisiyle yakın ilişki kurulup sevilen, sayılan kimse.
* Seslenme sözü olarak da kullanılır.
* her vakit birlikte görülen ve birbirine çok bağlı olan arkadaşlar için söylenir.
* önceden tanışmış olmak.
* "dostların ufak tefek kusurlarına bakmamak gerekir" anlamında kullanılır.
* arkadaş olmak, dostluk kurmak, yakınlık kurmak.
* Dostça, içten, teklifsizce.
* yerli yersiz yakınlık göstermek.
* Ahbap olma durumu, ünsiyet.
* arkadaşlık etmek, arkadaşça konuşmak.
* Taşlar.
* Aşçı.
* Aşçıbaşı.
* Aşçılık.
* (devletler hukukunda) devletlerin, katıldıkları milletler arası antlaşmalara uyma zorunluluğunda olduklarını belirten kural.
* sözünde durma.