Büyük Türkçe Sözlük
* Oğul otu.
* Ezgi.
* Melodi ile ilgili, ezgili.
* Yunan trajedilerinde koro başı ile bir oyuncu arasında geçen şarkılıdiyalog.
* Müzik eşliğinde oyuncuların sahneye girip çıktıkları bir oyun...
* Yuvarlak ve bombeli bir tür şapka.
* Yazın karadan denize doğru esen mevsim rüzgârı.
* Üzgün.
* Boynu bükük, zavallı, yoksul.
* Çok üzgün, sıkıntılı, ağlamaklı.
* Üzgün üzgün.
* Memleketler.
* Ölüm.
* Kaynak, pınar.
* Bir şeyin çıktığı yer.
* İçinde erimiş olarak mineraller bulunan, içme suyu olarak veya tedavi amacıyla kullanılan su.
* Yavrularını emzirmek için, memelilerin göğsünde türlü biçim ve sayıda bulunan ve meme başı denilen çıkıntıları olan organ.
* Bazı araçların meme...
* Memenin ucundaki çıkıntı.
* Memenin süt salgılayan dokusu.
* Meme başının çevresindeki koyu renkli yuvarlak bölüm.
* emzirmek.
* motorlu araçlarda plâtin elektrik akımını geçirmeyecek ölçüde oksitlenmek, işlevini yapmaz olmak.
* Deri ve sümük doku üzerinde görülen küçük ve sivri çıkıntı.