Büyük Türkçe Sözlük
* Petrol, benzin gibi akar yakıtları taşımaya yarayan gemi.
* Akaryakıt taşımaya yarayan deposu olan vagon.
* Sarnıcı olan.
* Dik, çıkması ve geçilmesi güç, yalman.
* Güç, güçlük.
* İzmaritlerden, boyu 35 cm kadar olan bir Akdeniz balığı(Boops salpa).
* güçlükler ortaya çıkmak, çözülmesi çok güç bir duruma gelmek.
* altı düz, üçgen biçiminde tek direkli, iki yelkenli iki kişilik tekne.
* Altıdüz, üçgen biçiminde tek direkli, iki yelkenli, iki kişilik tekne.
* Tahıl kuyusu, zahire ambarı, silo.
* Ekmeği koymaya yarayan dört gözlü sandık.
* Sarplaşmak işi.
* Sarp bir duruma girmek.
* Sarp olma durumu.
* Mesleği, değerli kâğıt ve metal paraları birbiriyle değiştirmek, tahvil alış verişi yapmak olan kimse.
* Sarrafın altın bozmak, değiştirmek gibi işler için üstelik olarak aldığı para, sarraflık hakkı.
* Sarrafın işi.
* Yaşlılık, hastalık gibi sebeplerle güçsüz kalarak vücudu titrer gibi sarsılan.
* Sarsak bir biçimde, sarsak olarak.
* Sarsakça, sarsılarak.
* Sarsak (bir biçimde), titrer gibi, titreyerek.
* Sarsak olma durumu.