Büyük Türkçe Sözlük
* kadınken cinsiyet değiştirmek.
* erkeğe yaraşır davranışlarda bulunur duruma gelmek.
* Bitkilerde taç yaprakların çevrelediği, döllenmeyi sağlayan tek veya birçoğu bir arada bulunan organ.
* Erkek elbisesi diken terzi.
* Erkek gibi, erkeğe yakışır (biçimde), yiğitçe, mertçe.
* Erkeğe düşkün.
* Erkeklenmek işi.
* Kabadayılık gösterisinde bulunmak.
* Sadece erkeklerin içinde yıkandığı veya erkeklere ayrılmış hamam.
* Erkekleşmek işi.
* (erkek çocuk) Çocukluk çağından çıkıp erkeklik çağına girmek.
* (kız, kadın için) Erkek gibi sert davranışlar kazanmak.
* Erkeği olan.
* İki cinsi bir arada bulunan.
* Kadın erkek hep bir arada olarak.
* Erkek olma durumu.
* Erkekçe davranış, yiğitlik, mertlik.
* Bir erkeğin fizyolojik görevini yerine getirme gücü.
* haksızlığa karşı koymak, mertlik göstermek gerekiyor.
* Erkeğin çiftleşme organı, kamış, penis, fallus.
* karşısındakinin yakışıksız davranışına uyup da tatsızlık çıkarma, efendice davran!.
* erkekmiş gibi kendini göstermek, erkekçe davranışta bulunmak, kabadayıca davranmak.
* Erkeğe benzeyen, erkeği andıran, erkeğe yaraşan.
* Erkekliği andıran.