Büyük Türkçe Sözlük
* Devleştirmek işi.
* Dev duruma getirmek, aşırı ölçüde geliştirmek.
* Toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasî bakımdan teşkilâtlanmış millet veya milletler topluluğunun oluşturduğu tüzel varlık.
* Devletin yönetim...
* Devlet yönetiminde söz sahibi kişi.
* Devlet.
* Bazı resmî kuruluşların yönetimi başbakan adına üstlenen hükûmet üyesi.
* Bazı ülkelerde devletten aldığı sermaye ile kurulan, yönetimde devletin atadığı kişiler bulunan veya devletin izniyle para bastırıp piyasaya...
* Devletin başında bulunan kimse.
* Bolluk ve mutluluk içinde iken sonradan fakir düşmüş kimse.
* Devletin resmî daireleri.
* Umulmadık bir talih.
* Devletçilik yanlısı.
* Devletçiliğe uygun olan.
* Bir milletin yönetimle ilgili ve ekonomik işlevlerinin devletçe birleşik bir yönetim altında bütünleştirilmesi siyaseti ve öğretisi.
*...
* Kendisine saygı gösterilen bir kimseyle konuşulurken nezaket gereği olarak "eviniz" yerine söylenirdi.
* "güle güle'" yerine kullanılan bir uğurlama sözü.
* Birden çok devleti kapsayan veya birçok devletle ilgili olan.
* Devletleştirilmek işi.
* Devletleştirmek işi yapılmak.
* Devletleştirmek işi, kamulaştırma.
* Kamu yararı için devlete mal etmek, devlet eliyle işletmek, kamulaştırmak.