Büyük Türkçe Sözlük
* Alaya alma.
* Ciddî bir esere alay tarzında nazire yazma, şakalı bir anlatıma çevirme.
* Çayda bulunan ve kafein niteliğinde olan etkili madde.
* Tanrıcılık.
* Eşi olmayan, biricik, yegâne.
* Yalnız, yalnızca, salt, sadece.
* İki ile bölünemeyen (sayı).
* Birbirini tamamlayan veya aynıtürden olan...
* Teklik özelliğini gösteren kimse.
* Lider.
* Benzeri olmayan, teklik örneği sergileyen, kişinin ortaya koyduğu gösteri.
* Tek anlamı olan (kelime veya kavram).
* Tek anlamlı olma durumu.
* Kendi kendine, yalnız olarak.
* Standart.
* (olumlu cümlelerde) yalnız bir.
* (olumsuz cümlelerde) hiçbir.
* Yalnız bir çekirdeği olan hücreye denir.
* Yalnız bir çekirdeği olan hücreliler.
* Tek çeneği olan.
* Buğdaygiller, zambakgiller, palmiyeler, salepgiller, ananasgiller, muzgiller gibi bitkilerin önemli bir sınıfı.
* Tek çenekli olma durumu.
* güreşte karşıgüreşçinin tek bacağını kapmak.
* Kuşlar gibi yumurtlayarak üreyen, dışkılığı olan memeliler takımı.
* uslu durmak, yaramazlık etmemek, sessiz kalmak.
* bir taraf öbür tarafa karşıBazı hareket ve çalışmalar içinde bulunmak.
* yaramazlık, çapkınlık vb. yapmak.