Büyük Türkçe Sözlük
* Çetin (bir biçimde).
* Çetinleşmek işi.
* Çetin duruma gelmek.
* Çetinleştirmek işi veya durumu.
* Çetin duruma getirilmek.
* Çetin olma durumu, sertlik.
* Karışıklığı dolayısıyla, anlaşılması veya sonuca bağlanması güç.
* Yapı ve ses kurallarına aykırı kullanılan (dil).
* Sarp, engelli ve engebeli yer.
* Biraz çetrefil.
* Çetrefilleşmek işi veya durumu.
* Çetrefil duruma gelmek.
* Karışık ve anlaşılması güç olan.
* Çetrefil olma durumu.
* Basit ve anlaşılması kolay olan.
* Doğru çizgileri çizmeye yarayan, dereceli veya derecesiz, tahtadan, plâstikten veya madenden yapılmış araç, çizgilik.
* Liste, çizelge.
* Ark...
* Cevap olarak, karşılık olarak.
* Cevap niteliğinde olan.
* kesin, ters ve karşısındakinin beklemediği bir karşılık vermek.
* Elmas, yakut gibi değerli taşlar, mücevher.
* cevher yumurtlamak.
* Mücevher alıp satan kimse, mücevherci.