Büyük Türkçe Sözlük
* Olgunlaşma, yetkinleşme.
* olgunlaşmak, yetkinleşmek, erginleşmek.
* Tekerlek.
* Bu biçimde olan (şey).
* Bir gök cisminin çember biçiminde görünen yüzeyi, cismin gökyüzü üzerindeki iz düşümü.
* İnce ve çapı...
* döne döne yuvarlanmak.
* iyi durumda olan bir kişi durumunu birdenbire yitirmek.
* Birer birer, ayrı ayrı.
* Disk-player.
* Diskjokey.
* Bilgisayarda oluşturulmuş, yazılmış bilgileri saklamak, bir başka yere aktarmak amacıyla kullanılan araç.
* birinin yolunda giden işini aksatan, engelleyen davranışta bulunmak.
* Merkezde bulunan ve bir eksenin çevresinde dönebilir kurs veya çember, teker.
* Teker biçiminde olan (şey).
* sonucu kötü çıktıktan sonra bir davranış üzerine akıl öğreten çok bulunur.
* Arabaların, yokuşinerken hızlanmalarını önlemek için, tekerlek altına sürülen ve arabaya zincirle bağlı bulunan demir parçası.
* Araba tekerliği yapan kimse.
* Araba tekerleği yapanın işi.
* Tekerleği olan, tekerli.
* Sakatların bir yere gidebilmek için kullandıklarıtekerlekli olan oturma aracı.
* Sakatların bir yere gidebilmek için kullandıklarıtekerlekleri olan oturma aracı, tekerlekli koltuk.
* Tekerlemek işi.
* Çoğunlukla basmakalıp söz.
* Çoğunlukla, masalların başında bulunan kafiyeli giriş sözleri.
* Birbiriyle uyumlu hazır söz...
* Yuvarlamak, döndürmek.
* Tekerlenmek işi.