Büyük Türkçe Sözlük
* ağırlığı fazla olmamak.
* önemsiz görmek, değer verilmemek.
* az ve ince giyinmek.
* Yavaş yavaş, ağır ağır.
* Ayrı hücreye kapatılmaksızın çektirilen hapis cezası.
* Çeşitli tüketim malları üreten sanayi.
* Güreşte 68 kg, boks ve halterde 67,5 kg olarak tespit edilmiş ağırlık.
* Şöyle böyle, biraz, aşırılığa kaçmadan.
* Derin olmayan, kolayca uyanılabilen uyku.
* Üstü kapalı, kısa bir açıklamayla.
* Davranışları ile içinde bulunduğu toplumun ahlâk anlayışına ters düşen (kadın), hafifmeşrep.
* Hafif olarak, hafif bir biçimde, belli belirsiz.
* küçümsemek, önemsememek.
* Hafiflemek işi.
* Herhangi bir sebeple eski ağırlığı azalmak.
* Etkisi, gücü azalmak.
* Bir sıkıntıdan kurtulmak, rahatlamak.
* Hafifleşmek işi.
* Hafiflemek.
* Ağır başlılığını yitirmek.
* Hafifleştirmek işi.
* Hafiflemesine yol açmak.
* Hafifletme özelliği olan.
* Suçun hafiflemesine sebep olan durum veya olay.
* Hafifletmek işi.