Büyük Türkçe Sözlük
* Kaçırılmak işi.
* Kaçırmak işi yapılmak veya kaçırmak işine konu olmak.
* Kaçırmak işi veya biçimi.
* Kaçırmak işi.
* Kaçmasını sağlamak veya kaçmasına imkân yaratmak.
* Bir işi belirlenen zamanda yapamamak.
* Zor kullanarak yanında götürmek.
* Yararlanamamak...
* Kaçmak işi veya biçimi.
* Yarışan bir koşucunun veya bir kümenin diğer yarışçıları hızla geçmesi.
* Kaçışılmak durumu.
* Kaçışmak işi.
* Hep birden kaçıp dağılmak.
* (isim tamlamalarında belirtilen olarak) Bir yerden veya bir işten kaçmış kimse.
* İnsanlardan uzak durmak, insan içine çıkmamak isteyen kimse.
* Sayısı kaç, hangi sayıdan.
* Bir kimsenin hangi tarihte doğduğunu, okulu bitirdiğini veya asker olduğunu belirtmek için kullanılır.
* Kilo, lira, metre, adet gibi ölçü anlatan nesnelerin hangisinden olduğunu belirten (soru sözü).
* Kaç yaşında.
* Kaçmak işi, firar.
* Kimseye bildirmeden bulunduğu yerden ayrılmak, firar etmek.
* Hızla koşup bir yere saklanmak.
* Kendini göstermemek, rastlatmamaya çalışmak.
*...
* Kaçmak durumu.
* Önemli işler yüzünden başka işlere yetişememek.
* İlmiklerin kaçmasına imkân vermeyen.
* (saat için) Ne zaman?.
* Kaçırga.
* Bir cins iri at.