Ansiklopedi Kaime-i Nakdiye-i Mutebere

kaime5f4365c21f3861bb.jpgKaime-i Nakdiye-i Mutebere (Para Yerine Geçen Kâğıt), Osmanlı Devleti'nde el yazması ilk kâğıt paralara verilen ad. İlki 1840 yılında Abdülmecid zamanında çıkarılmıştır. %12,5 faizli olan bu paralar bir tür hazine bonosu idi. Bir süre sonra taklit edilmeye başlanınca tedavülden kaldırıldı. Sonradan daha düşük faizli yenileri çıkarıldı.

Osmanlı para sistemi ve birimi esas itibariyle “akçe” denilen gümüş paraya dayalı olarak başlamıştır. Daha sonra Fatih, “Sultanî” adıyla ilk altın akçeleri de bastırmış ve akçe, XVII. yy sonuna kadar imparatorlukta para birimi olma özelliğini korumuştur. Bu tarihten sonra gümüş darlığı sebebiyle akçe geçerliliğini kaybetmiş kuruş ile liraya dayalı yeni bir para sistemi ortaya çıkmıştır.

Sultan Abdülmecid Han devrinde çıkarılan 100 kuruşluk kaime. Kaimede üç ayrı mühür yer almaktadır. Tuğralı mühür padişaha ait olup “Abdülmecid Han Bin Mahmud el-Muzaffer daima” yazılıdır sağ tarafında bir gül dalı mevcuttur. Küçük mühürde Maliye Nazırı Saib Paşa’nın ismi okunmaktadır. En alttaki mühür ise Maliye Nezareti yani Bakanlığı’nın olup kaimenin faizi kuruş olarak belirtilmektedir. “Faizi on iki buçuk kuruş, muaccelesi yüz kuruştur.”

Sultan Abdülmecit Han devrinde ilk defa Osmanlı lirası adıyla altın para ve ardından tedavüldeki değerli metallerden yapılan paraları temsilen 1840’ta “Kaime-i Nakdiye-i Mutebere” yani para yerine geçen kâğıt basılmış ve bunlar kısaca “kaime” olarak isimlendirilmiştir. Ülke içerisindeki borçlanma, savaşların finansmanı ve mali sorunların çözümüne yönelik olarak basılan kaimelerin ilk örnekleri elle yazılmış olup faiz kazançlı borç senedi şeklinde kullanılmıştır.

Sultan II. Abdülhamid döneminde basılmış 1293(1877) tarihli ve matbuu bir kaime. 50 kuruş değerindeki bu kaimede üstte padişahın tuğrası, dörtkenarında değerini sayı ile belirten rakamlar, ortada ise “50 Muaccelesi Evrak-ı Nakdiye-i Devlet-i Aliyye’den yalnız elli kuruşluk kaime-i muteberedir” ibaresi yazılıdır. En alttaki kısımda ise “Nezaret-i Maliyye-i Devlet-i Aliyye” yazısı okunmaktadır. Galip Paşa mühürlüdür.

Daha sonra matbuu basımla, Osmanlı İmparatorluğu’nda üç defa kaime uygulaması yapılmıştır.(Kırım Savaşı, 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı ve I. Dünya Savaşı sırasında). Bu cümleden olarak Sultan Abdülaziz, II. Abdülhamid dönemlerinde kaime basımı sürmekte birlikte, Sultan V. Mehmed Reşad ve Sultan Vahidüddin devirleri de dâhil olmak üzere banknot “evrak-ı nakdiyeler” tedavüle çıkarılmıştır.

1856 senesinde İngiliz sermayesi ile kurulan “Ottoman Bank” yedi yıl sonra hükümetle imzaladığı anlaşma ile “Bank-ı Osmanî Şahane” adını almış ve devlet bankası niteliğini kazanmıştır. Osmanlı hükümeti, 30 yıl süre ile kâğıt para basma ve ihracı imtiyazını bu kuruluşa vermiştir. Banka, 1863 senesi itibariyle karşılığı altın olarak verilmek üzere Maliye Nezareti, Banka mührü ve yönetici imzalarını taşıyan çeşitli boyut ve şekillerde banknot ihraç etmiştir. Bu tarihten itibaren basılan kâğıt ve madeni paralarda ilgi çekici simgeler ve ibareler kullanılmıştır. İstanbul’dan alınan onay ve talepler doğrultusunda kâğıt paraların tasarımı ve basımı genellikle İngiltere ve Almanya’da yapılmıştır.

Osmanlı paralarında göze çarpan en önemli simge kuruluş devrinden itibaren kullanılan padişah tuğraları olmuştur. Padişahın kişisel imzası olarak kabul edilen tuğralara, hükümdarın kendisi ve babasının adı ile çeşitli unvan ve sıfatlar hüsn-i hatla ve geometrik ölçülerle çizilmiştir. Aynı zamanda bir sanat eseri olan bu tuğralar Osmanlı madeni ve kâğıt paralarının ayırt edici özelliklerini teşkil etmiştir. Özellikle banknotlarda tuğraların altına “Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye” ibaresi konulmuştur.

Kâğıt paralarda ayrıca Maliye Nazırları yani bakanlarının da mühürlerine yer verilmiştir. Paranın değerini rakam ve yazı olarak belirten kısımlarda genellikle Latin ve Osmanlı Alfabeleri birlikte kullanılmıştır. Osmanlı lirasının simgesi ise sürüm ve tertiplerine göre değişen hilal ve daire şeklinde, celî divani hatla yazılmış “Osmanlı Lirası” ve aynı şekildeki Fransızca “Livres Turques” ibaresinden oluşmaktadır.

Bu bağlamda Osmanlı coğrafyasının ve tebaasının genişliğini gösteren çarpıcı bir para örneği Sultan Abdülaziz Han devrinde Osmanlı Bankası tarafından 1875’te basılan 1 Osmanlı lirası değerindeki banknotta göze çarpmaktadır. Bu banknotta para birimi Türkçe, Arapça Fransızca, Rumca ve Ermenice olarak 5 dilde belirtilmiştir.

Günümüzdeki gibi seri numaraların da kullanıldığı kâğıt paralarda imzalarda yer almaktadır. İstanbul’da çıkarılan Osmanlı paralarında “Kostantiniyye” ve “Latin harfleriyle “Constantinople” ibarelerinin kullanılması ise göze çarpan diğer özelliklerden birdir.

Kaynak: Tarihte Osmanlı lirasının simgesi
 
Bir zamanlar eski para koleksiyonum vardı. Lisede bütün param eski paralara giderdi. Bu tür paralar kimin koleksiyonundaysa şanslıymış. bunları bulmak çok zor.

Gerçi koleksiyonculuk bir hastalık. Benim paralarımda duruyor ama eskisi kadar meraklı değilim.
 
Geri