
Dodo (Mauritius Dodosu)
Dododan ilk bahsedenler 1598'de Hollandalı denizcilerdir. Dodo hakkındaki bilgilerin kaynağı, Mauritius'ta bulunmuş çeşitli kemikler, örnekleme parçaları, raporlar ve resimlere dayanır. Bu bilgilere göre de esasen düşük rakımlı ormanlarda yaşamış bir tür olsa da "dodo ağacı" olarak da adlandırılan Sideroxylon grandiflorum (eski adı, Calvaria major) ile arasındaki olası karşılıklı yarar ilişkisi göz önünde bulundurulduğunda, yaşam alanının tepelik arazilere de uzanmış olabileceği belirlenmiştir.
dodo-3.webp
Bir dodo'nun iskeleti ve modeli - Oxford Üniversitesi Tabiat Tarihi Müzesi
Uçamayan, uysal bir tür olan dodo, eti için çok yoğun olarak avlanmış ve en son olarak da 1662'de, Mauritius açıklarındaki bir küçük adada görüldüğü kaydedilmiştir. Bu tarihten sonra "dodo" olarak değerlendirilenlerin hepsi, "Mauritius Kırmızı Tavuğu" olarak da anılan Aphanapteryx bonasia adlı tür olmuştur.
Dodoların hikâyesi
dodo-2.webp
Sağ altta bir dodo gösterilen Kuşlarla Peyzaj, Roelant Savery, 1628
Pek çok yerde dodo türü olmasına rağmen Mauritius adasındaki Dodo'lar sembol haline gelmiştir. Adadaki diğer canlılarla mükemmel bir uyum içinde yaşıyorlardı. 15. yy sonlarında ada insanlar tarafından keşfedildiğinde dodolar zorlukla tanıştı. Dodolar çok akıllı yaratıklar değildi. Bu nedenle insanlara kolayca yakalanıyorlardı. İnsanların adaya getirdiği kedi, köpek ve domuzlar; dodo yumurtalarını mahvetti. İnsanlar da acıktıklarında bu 1 metre boyunda iştah açıcı kuşları yerdi. Uçamayan ve koşamayan dodoların kafasına sopayla vurmaları avlanmaları için yeterli oluyordu. Dodo soyu, 200 yılda tamamen tükendi. İnsanların vahşet ve değişim hızını vurgulayan bu olay hâlâ hayvanseverlerin başlıca davalarından biri olmaktadır. Lewis Carroll, Alis Harikalar Diyarında romanındaki karakterlerden biri olarak bir dodo'ya yer vermiştir.
- Sonraki Konu
