Super Moderator
Ayaklarının altından bir toz düşer mi diye, Arkandan bir ümit yürüyenler var. Sana dokunan rüzgar ne zaman gelir Ey Sevgili? Okyanusun tam ortasında çalıkıp kalmış, Nefessiz yelkenler, yorgun kaptanlar var.
Azat ettiklerin gidemedi, bir ümit kapının önünde. Sensizliği ebedi esaret sayan kölelerin var. Saraylarının önünde çağrını bekliyor bak, Tacını, tahtını yakıp sana koşacak sultanların var.
Analar, babalar uğruna feda olmadı mı bir bir? Daha feda olunacak canlar, cananlar var. Adım adım gezdiğin topraklar bahtiyar En Sevgili, Ayaklarını öpmemiş daha nice mekanlar var. Bir gör başını okşadığın çocukların mutluluğunu.
Başları tozlu, avuçlarına hasret nice yetimlerin var. Seni gören gözler ışıltıya gark oldu, sırrına erdi görmenin Gözünün yaşı silinmemiş daha bekleyenlerin var. En güzel şarkısını sana saklıyor bülbül, Güllerin de senin için ayırdığı bir demet gülü var.
Şair son noktasını koyamadı şiirinin, İlhamına muhtaç son dörtlüğü var. Bir sürü eksik renk paletinde ressamların, Fırçalar bir bir boşluğa vurup duruyor… Ab-ı Hayat terin’e banıp tamamlanacak resimler var… Müezzinler’in yetmiyor nefesleri bir duy, La İlahe İllALLAH’ınla tamamlanacak ezanların var.
Kucağında binlerce şehid gözlerini yummadı mı? Bak ufuklara mıh gibi çakılmış kalmış Mübarek ellerini bekleyen açık kalmış gözler var. Mezarların başında yazısız taşlar, isimsiz ölüler; Gelip kaleminle ümmetimdir yazarsın diye, Sabırla bekleyen naaşlar var, ölüler var!..
Ordular dağınık, kumandanlar şaşkın, Eğeri hazırlanmış başıboş duruyor en önde, Seninle şaha kalkacak, bembeyaz küheylanın var.
Cehenneme götürüyorlarken günahkarlar saf saf,
İçlerinde dönüp dönüp ardına bakanlar var. Ne kadar olsalar da günahkar, Son anda yetişecek peygamberi var. Dünya döner, şems döner…
Aşkınla feza döner, Daha ellerinden tutup dönecek Mevlana’lar var. Sevgisi tükeniyor Yunus’un tereddütü bundan, Sevgisini tazeleyeceği sevgilisine ihtiyacı var.
Var olanlar senin varlığınla vardı… Her varlığın sana ihtiyacı var. Sensiz çıkılan yollar yokluğa vardı, Varlığımızın Sebebi
EFENDİM;
ÜMMETİN SANA İHTİYACI VAR!…
Azat ettiklerin gidemedi, bir ümit kapının önünde. Sensizliği ebedi esaret sayan kölelerin var. Saraylarının önünde çağrını bekliyor bak, Tacını, tahtını yakıp sana koşacak sultanların var.
Analar, babalar uğruna feda olmadı mı bir bir? Daha feda olunacak canlar, cananlar var. Adım adım gezdiğin topraklar bahtiyar En Sevgili, Ayaklarını öpmemiş daha nice mekanlar var. Bir gör başını okşadığın çocukların mutluluğunu.
Başları tozlu, avuçlarına hasret nice yetimlerin var. Seni gören gözler ışıltıya gark oldu, sırrına erdi görmenin Gözünün yaşı silinmemiş daha bekleyenlerin var. En güzel şarkısını sana saklıyor bülbül, Güllerin de senin için ayırdığı bir demet gülü var.
Şair son noktasını koyamadı şiirinin, İlhamına muhtaç son dörtlüğü var. Bir sürü eksik renk paletinde ressamların, Fırçalar bir bir boşluğa vurup duruyor… Ab-ı Hayat terin’e banıp tamamlanacak resimler var… Müezzinler’in yetmiyor nefesleri bir duy, La İlahe İllALLAH’ınla tamamlanacak ezanların var.
Kucağında binlerce şehid gözlerini yummadı mı? Bak ufuklara mıh gibi çakılmış kalmış Mübarek ellerini bekleyen açık kalmış gözler var. Mezarların başında yazısız taşlar, isimsiz ölüler; Gelip kaleminle ümmetimdir yazarsın diye, Sabırla bekleyen naaşlar var, ölüler var!..
Ordular dağınık, kumandanlar şaşkın, Eğeri hazırlanmış başıboş duruyor en önde, Seninle şaha kalkacak, bembeyaz küheylanın var.
Cehenneme götürüyorlarken günahkarlar saf saf,
İçlerinde dönüp dönüp ardına bakanlar var. Ne kadar olsalar da günahkar, Son anda yetişecek peygamberi var. Dünya döner, şems döner…
Aşkınla feza döner, Daha ellerinden tutup dönecek Mevlana’lar var. Sevgisi tükeniyor Yunus’un tereddütü bundan, Sevgisini tazeleyeceği sevgilisine ihtiyacı var.
Var olanlar senin varlığınla vardı… Her varlığın sana ihtiyacı var. Sensiz çıkılan yollar yokluğa vardı, Varlığımızın Sebebi
EFENDİM;
ÜMMETİN SANA İHTİYACI VAR!…