YORGANCILIK
Yorgancılık
Yorgan sanatı geçmişinin nerelere kadar uzandığını görmek için "Yorgan" kelimesinin kökenine şöyle bir göz atmak yeterli olur. Yorgan kelimesinin kökenine ilk olarak Uygur yazıtlarında "Yourgan" biçiminde rastlanır. Kelime o günden bugüne "Yorgan" biçimini alarak çıkagelmiş ve önemli bir geleneğe ve el sanatına da isim olmuştur.
Geleneklere göre yapılmış bir yorgan üç kattan oluşur. Birinci kat yorganın kullanılan kumaş cinsinden dolayı adının belirlendiği yüzüdür. Örneğin; Saten, Atlas, Kadife, Yemeni, Basma vs. yorgan. Motifler bu yüz üzerinde özenli bir dikiş tekniği ile oluşturulur. Sanatkârın yeteneği doğrultusunda zengin desen koleksiyonları yorganın bu katının dekorasyonuna yöneliktir. Geometrik stilizasyona sahip olan dekoratif motif tek bir parça olan yorgan yüzünde dikişlerle elde edilir.
Yorganın ikinci katı pamuk ya da yün bulunan orta kattır. Hammadde tercihi iklim özelliğine göre değişebilir. Pamuğun sağlıklı bir hammadde olarak birçok kültürde tercih edildiği bilinmektedir. Kullanılan pamuğun özelliği yorganın kalitesini etkiler.Yorganın en alt katta bulunan astar katı mitil adı verilen pamuklu bir kumaştan yapılır Yorgan dikişinde ilk adım astar ile yüzü içe gelecek şekilde yerleştirilen yorgan yüzünün dört bir yanından makine da dikilmesiyle başlar. Buna 'Peyim Dikimi' denir. Astarın ortasında, ek yerinde 1 metre kadar bırakılan yırtmaç daha ileride ki aşamalarda yorganın tersyüz edilmesini sağlayacaktır. Peyim dikiminden sonra yorganın ters yüzünün üstüne hallaçla atılmış ya da makinede açılmış pamuk yerleştirilir. Kızılcık, nar ya da zeytin ağacından 100/120 cm uzunluğunda ince bir sopa yardımıyla pamuk eşit oranda yüzeye dağıtılır. Dört köşeden içe doğru kıvırıp, astar katında bırakılan bir metrelik açıklıktan yorgan tersyüz yapılır. Böylece pamuk tabakası yorgan yüzüyle astar arasına yerleşir.
Astarın ek yerindeki açıklık dikişle kapatılır. Buna ağız dikişi denir. Ara kata alınan pamuğun düzgün ve dengeli dağılımını sağlamak amacıyla ön ve arka yüzden sık aralıklarla sopalama işlemi yapılır. Vuruş aralıklarının geniş olması elyafın kesilmesine sebep olacağından bu konuda hassas davranılması gerekir. Dikiş için uygun yüzeyin hazırlanmasında öncelikle pamuğun kaymasını engellemek gerekir. Yorgan yüzü, pamuk ve astar teğel dikişiyle tespit edilir. Uzun kenarlardan 20 cm kadar içerden atılan teğel ile içte bir çerçeve oluşturulur. Yorgan astar yüzü içe gelecek şekilde uzunlamasına ortadan ikiye katlanır. Kenar dikişi 10 cm kadar içerden yapılır. 'Çubuk', 'Temel Çubuk', 'İrilemesi' gibi isimler alan bu dikiş yorganın dörtkenarında yeterli pamuğun bırakılmasını sağlar. Yorgan yüzünü süsleyecek motiflerin yüzeye düzgün bir şekilde yerleştirilmesi kenar çubuğunun düzgün dikilmesine bağlıdır.
Yorgancılık
Yorgan kenarından 3 cm içeride dörtkenarı çerçeveleyen sık dikiş bulunur. Yorganın kenar pamuğunun kaymasını tamamen önlemek ve yorgan kenarını daha düzgün göstermek amacıyla yapılan bu dikişe 'Zırh', 'Ufaklama Dikişi' gibi adlar verilir. İçte teğellenen çerçeve içine dört çubuk dikişi yapılır. Yorganın model ağırlığına göre çubuk aralarında teğellenir. Pamukların kayması önleneceği gibi motiflerin çizileceği bir zemin elde edilmiş olur. Yorgan yüzünün geometrik düzeni tebeşirlenmiş bir sicim, cetvel, pergel ve mukavva kalıplar yardımıyla oluşturulur. Geometrik plan içinde yerleştirilecek motifler tebeşirle yüzeyde tespit edilir. Motiflerin çiziminden sonra yorgan ters çevrilip sopalanarak tebeşir tozunun fazlası atılır. Teğel dikişleri sökülür.
Yorgan dikişi özen isteyen bir iştir. Dikiş esnasında her parmağın görevi vardır. Başparmak ve işaret parmağı iğneyi tutar. Orta parmak yüksüğü taşır. Yüzük parmağı yüksük parmağını destekler. Yüzük parmağı serçe parmağıyla birlikte ipliğe yön verir. Parmakların bu hareketi titiz bir dikiş içindir. Yorgan dikişi yorganın inceliğine ya da kalınlığına bağlı olarak büyür veya küçülür. Dikiş esnasında pamuğun kopartılmadan yüz ve astarla birlikte dikilmesi önemlidir. '
İzmir Dikişi' olarak bilinen ve üç katın birlikte dikilmesinin sağlandığı bu dikiş tarzı yorganın işlevselliğine uymaktadır. Sadece yüz ve astarın tutturulması ve pamuğun kopartılması halinde yüzeyde hava geçirgenliği meydana gelecek, yorganın koruyucu özelliği kaybolacaktır.
Yorgan motifleri dikildikten sonra yorgan ön ve arka yüzden sopalanır. Bu işlem herhangi bir yerdeki kopmanın görünmesini sağlar. Yorgan, yüzünün işleniş şekline göre üç tip gösterir.
Birbirine benzemeyen renk ve biçimdeki kumaşların önceden kesilip daha sonra birbirine dikişle eklenmesinden meydana gelen kırkpare yorgan. Daha çok birinci grubun örneklerinin yer aldığı yorgan sanatımıza gönül veren ustalar bugün yok denecek kadar azalmıştır. Oysa bugün hala pek çok ülkede geleneği olan yorgan sanatı eski geometrik konularının yanı sıra çağdaş yorgan sanatçılarının soyut resim izlenimciliğiyle betimledikleri konuları tıpkı bir resim gibi evin özel yaşamından sergi salonlarına taşımışlardır. Yüzyıllar boyunca kullanıla gelen bu örtü yarınki kuşaklara rengârenk kumaşları birbirine ekleyip oluşturarak da sürse, bir modülden hareketle meydana da gelse geleneksel tarzın izlerini taşıyacaktır.
Bugün, doğanın tüm canlılığının en çarpıcı renklerinin, çiçeklerinin, kuşlarının hayranlık uyandıran motiflere dönüşerek odalara yansıdığı bu sanat dalı ve onu yaşatan sanatkarlar da oldukça azalmış, yok olmaya doğru gitmektedir.