Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'ın Pahalı Kalemi

Aşırı harcamalardan tasarruf edip halkın ekonomik durumunu rahatlatmak vaadiyle göreve gelen Yunan Başbakan Çipras'ın başı kalemi yüzünden dertte. Çipras, televizyon programına binlerce Euro değerindeki kalemle çıkınca tepki aldı. Reklam sonrası kalemini plastik kalemle değiştirdi ama tepkiler bitmedi.

Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, ilk olarak yemin töreninde kullandığı Montblanc marka pahalı kalemi katıldığı bir televizyon programında yine kullanınca, büyük tepki aldı.

Herkese eşitlik ve halk yanlısı tavırlarıyla bilinen Çipras’ın yüzlerce Euro değerinde olan kalemi kullandığı gören başbakanlık danışmanlarının bu durumdan rahatsız olduğu ve reklam arasında kalemi daha ucuz bir kalemle değiştirdiği ifade edildi.

Alman Bild gazetesinin haberine göre, reklam arasında yapılan bu değişikliğin nedeni resmi olarak açıklanmadı.

ALMANLARDAN ELEŞTİRİ GELDİ​

Alman Bild gazetesi ise, ekonomik kriz nedeniyle zor günler yaşayan Yunanistan Başbakanı’nın pahalı bir kalemle ekran önüne çıkmasını eleştirdi ve “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” yorumunu yaptı.

“Star Channel” isimli kanala çıkan Çipras, 3 saat boyunca Yunan halkına hükümet politikalarından ve halkı ilerleyen dönemlerde nelerin beklediğinden söz etti.

Kaynak: cnnturk, hurriyet

Çipras sol görüşlü bir siyasetçidir. Solcu geçinen siyasetçiler (Genelde) fukaraliktan beslenirler ve zenginleşmenin çogaldigi ortamlarda iktidara gelme şanslari yoktur (Kendileri zengin olabilir). Bu yüzden, sol görüşlü siyasetçilere dikkat ettiyseniz, her türlü ekonomik gelişmeyi "Rant" olarak görürler ve zenginligi sevmedikleri gibi, her firsatta "Fukara edebiyati" yaparlar.

Bizde de var bunun örnegi. Mesela; CHP, Istanbul bogazi'nda yapilan her iki köprüye ve Kanal Istanbul projelerine oldugu gibi, bir çok yatirima karsi çikiyor. Bunun nedeni gayet basit. Zenginleşen Türkiye'de iktidara gelmeleri mümkün degil zira zenginleşen bir toplum, sol görüşlü partilere kesinlikle oy verip iktidara getirmez.

Işte Çipras' da fakirleşme ortaminda, "sözüm ona" zenginden alip fakire dagitacam edebiyati yaparak iktidara geldi. Bu vaatlerle ülkenin zenginleşemeyecegini o da biliyor fakat, mevcut durum partisinin iktidarda kalmasini garantiye aliyor.

Sadece siyasi partiler degil, illegal aşiri sol örgütler de fukara kesimden beslenirler.

Buna en güzel örnek Okmeydani/Örnektepe'dir. Burada her zaman yasa dişi gösteriler olur ve bu olaylari yasa dişi sol örgütler organize eder. Örnektepe genelde gecekondu evlerle dolu olmasina ragmen çok degerlidir fakat maddi imkansizliklardan dolayi, vatandaşlar evlerini yenileyemiyor.

TOKI bu bölgeye yatirim yapmak istemesine ragmen, birileri engel oluyor ve bir türlü anlaşma saglanamiyor. Engel olunmasinin sebepleri var elbet. Eger yeni binalar kurulursa evler degerlenecek, çevre güzellesecek ve bölge halki para kazanacak. Böyle bir durumda, eline molotof kokteyli verip ortaligi cehenneme çevirecek gençleri bulamazlar.

Dünya'da genel olarak sol parti ve örgütler fukaraliktan beslenir dedim ya; Türkiye'de durum biraz daha farkli oluyor. Solcular sadece fukara edebiyatindan degil, son zamanlar da azalmakla birlikte, birazda "Laik - Anti Laik" edebiyati da yapar ve oy devşirmeye çalisirlar.

Bütün bu söylediklerimden maksadim sol görüşün ortadan kaldirilmasi degildir. Elbette ki sol görüş degerli bir görüstür ve işçi-emekçilerin sigortasidir. Fakat bizde ki gibi degil, gelişmiş ülkelerdeki gibi bir sol görüş savunulmalidir.

Yani; Ekonomik yatirim ve gelişmeleri sadece "Rant" olarak degil, zenginlik olarak da gören, işçi ve emekçinin haklarini savunan bir sol görüş olmali.

Celik' Alıntı:

Buna en güzel örnek Okmeydani/Örnektepe'dir. Burada her zaman yasa dişi gösteriler olur ve bu olaylari yasa dişi sol örgütler organize eder. Örnektepe genelde gecekondu evlerle dolu olmasina ragmen çok degerlidir fakat maddi imkansizliklardan dolayi, vatandaşlar evlerini yenileyemiyor.

TOKI bu bölgeye yatirim yapmak istemesine ragmen, birileri engel oluyor ve bir türlü anlaşma saglanamiyor. Engel olunmasinin sebepleri var elbet. Eger yeni binalar kurulursa evler degerlenecek,

Genişletmek için tıkla ...

Benzeri donusum kendim bizzat sahidim sahidim dememin sebebi su.Zeytinburnu belediyesi son belediye secimlerinden bir yil kadar once,veliefendi mahhalesinede ki cocuklugum ve yetiskinligim orda gecti yillik iznimi yine orda annemlerde geciriyorum kardeslerim halamlar amcalarimin oturdgu muhitin ismi koparatif evleri,ve cok guzel genis bahceleri olan 1963/65yillarinda kurusu olan genis bir alan.Belediyenin teklifiyle dernek kuruldu ve secimden onceki yilbasina kadar karar verilmesini bildirmisti.Koperatif sakinlerinin kurdugu dernek yetkilileri beledigenin gosterdi yolda gorusmelere devam ettiler ,sonuc husran ve is yatti sorun ne teror orgutu, ne baska bir fitne olayi.Adamlar oyle bir hesap cikardilarki adamlar bahceli en az iki ,benim annemlerin ise 4 balkonlu bahceli avlerinden olucak eger ayni yerde oturmak isterlerse saglammmmm bir kredi borcuna girecektiler.Belediye tabiki secimden sonra konuyu acmadi.Isler anlatildigi gibi degil,okmeydeni olayini ayiriyorum,ama isler anlatidigi gibi degil.

Özellikle Örnektepe'de ki evleri de çok iyi bilirim, üfleseniz yikilacak bir haldeler. Bir deprem aninda (Allah göstermesin) çok syida insan ölür.

Birinci derece deprem bölgesi olan Istanbul'da, kentsel dönüşüm şart. Bir şekilde degişmesi gerekiyor zira hiç bir para insan hayatindan daha degerli degil. Keşke her vatandaşin kendi evini yenileme imkani olsa da yapsa fakat Beyoglu Belediye Başkani'ni dinledim ve projeleri gördüm, gayet güzel bir çalişma ve ev sahiplerini zarara ugratmayacak şekilde hazirlanmiş.