Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü
Kişi durumunun gereklerine aykırı taşkınlıklarda bulunursa artık düşecek demektir.
(zeval: Yok olma.)
Kişi çalışıp kazanabildiği zamanı boş geçirmemeli, çalışamayacağı günler için geçimini sağlayacak varlık edinmelidir.
Karmakarışık, çok karışık, düzensiz, alt üst olup birbirine girmiş. "Ortalık karman çormandı, nereden işe başlayacağını bilemiyordu."
Hiçbir şeyi tasa etmeyen, titizlenmeyen, gamsız, umarsız.
Çok acıkmak, çok zayıflamış olmak. "Günlerdir ağzına bir lokma koymamıştı, karnı karnına geçmiş ve bitap düşmüştü."
"O sözlerine kanmıyorum, önem vermiyorum" anlamında kullanılır. "Geç babam, geç bu sözleri, karnımız tok bu sözlere, paradan söz et sen, verecek...
Geçimi iyi, hali vakti yerinde, para sıkıntısı olmayan, birinin yardımına ihtiyaç duymayan (kimse). "Herkesin karnı tok sırtı pek olacaktır, bize...
Çok acıkmış olmak. "Bugün hiçbir şey yiyemedim, karnım zil çalıyor!"
Bir işi en uygun zamanı gelmeden yapma.
1. Gelenleri karşılamak üzere yola ya da kapı önüne çıkmak.
2. İleri sürülen fikrin, tutulan yolun yanlış olduğunu söylemek. "Her fikrime karşı...
Bir güce boyun eğmemek, direnmek. "Düşmana karşı durmak boynumuzun borcudur."
Engel olmaya çalışmak, direnmek, güç kullanarak dayanmak, boyun eğmemek. "Hırsızlar polise silahla karşı koymaya çalıştılar."
Bir kimseye en büyük kötülüğü kendisine çok yakın olanlar yapar.
(yelek: Kuş kanadının büyük tüyü)
Kaş ve göz hareketleriyle bir işaret vermeye, istediğini bu yolla anlatmaya çalışmak. "Kalabalıkta kaş göz ederek Hasan’ı çağırmayı düşündü."
İşi düzelteyim, bir iyilik yapayım derken büsbütün bozmak ve büyük bir zarar vermek.
Bir kişi önemli bir kaybından dolayı çırpınıp kıvranırken başka bir kişi bu durumdan ne kadar çok yararlanabileceğini düşünür.
Bir iyilik yaptıktan sonra, bu iyiliği hiçe indirecek bir kötülük yapmak.
1. Bir afet çok zarar vermek, mahvetmek.
2. Baskı yaparak, kıyıcı davranışlarda bulunarak bir topluluğu ezmek, zulmetmek, ortalığı korku ve...
Çok çabuk, kimsenin sezmesine fırsat vermeyecek kadar az bir zaman içinde. "Kaşla göz arasında kapıverdi mendili."
Kızgın, öfkeli ve sinirli olduğunu kaşlarını birbirine yaklaştırarak göstermeye çalışmak. "Bana öyle kaşlarını çatıp durma!"