Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü
Ne düşünüyorsa söylemek, kimseden çekinmemek, karşısındakini kıracağım diye kaygılanmamak. "Ondan sözümü esirgeyecek değilim, tamam mı?"
Söylemiş olduğu sözün doğru olmadığını kabul ederek söylenmemiş sayılmasını istemek. "Sözünü geri al, yoksa karışmam!"
1. Verdiği sözü yerine getirmek.
2. Birinin verdiği öğüde uymak. "Babanın sözünü tut, zararlı çıkmazsın."
Bir kimsenin söylediklerine önem vermek. "Öğretmenin sözünü yabana atma sakın."
Verdiği sözü ne pahasına olursa olsun yerine getiren bir kişi olmak. "Ona güvenin, o sözünün eri olan birisidir."
Kişi, fırsattan yararlanmalı, geliri bol olduğu zaman ilerisi için para biriktirmeye, mal mülk edinmeye bakmalıdır.
Daha önce bize yararı dokunmuş olan güzel bir durum, bugün bulunmasa bile yarın yine ortaya çıkar.
Bir konu, türlü çekişmelerden sonra aydınlığa kavuşur, yoluna girer.
Yıkanmak. "Buz gibi havada bile su dökünmekten kaçınmaz."
1. Zamanın çok hızlı geçip gitmesi.
2. Bol bol gelmek ya da gitmek (para, yiyecek vs.). "Para su gibi akıyor, o harcamayacak da ben mi harcayacağım?"
Çok iyi, yanlışsız bilmek veya okumak. "Senin konunu da su gibi biliyorum."
Çok iyi, yanlışsız ve takılmadan söyleyebilecek ölçüde ezberlemek.
Bol bol harcamak. "Paralar su gibi gitti."
Kesin, başka bir yoruma açık olmayan. "Şu anlattıkları su götürmez gibi geliyor bana."
Çeşitli yorumlara elverişli olmak.
Düşman olsa bile su içen kimseye dokunulmamalıdır.
Çok terleyip sırılsıklam olacak biçimde ıslanmak.
Saf, katıksız, bozulmamış, başka bir etkiyle değişmemiş olan, hilesiz.
1. Sebze ve et pişerken suyunu salıvermek.
2. Cıvıtmak, sözünde durmamak. "Su koyvermeden çalışamaz mısın sen?"
1. Temel bir ihtiyaç olan su önce küçüğe verilir, konuşmaya ise ilk önce büyükler başlar.
2. Her şeyin bir sırası vardır, kişiler bu sıralamada...