Üst

Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü

# A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W X Y Z
Ugur
Beğenmediğimiz bir kişinin yerine öyle birisi gelir ki eskisini aratır.
Görüntüleme
34
Ugur
Kendiliğinden gelen bir konuk geri çevrilmez.
Görüntüleme
31
Ugur
Toplum içine giren bir kimsenin kendi kullanacağı eşyasının değerli olup olmaması başkalarını ilgilendirmez.
Görüntüleme
34
Ugur
Her eve gelin girmeyebilir ama ölüm kesinlikle girer.
Görüntüleme
33
Ugur
Vakti gelmek, kaçınılmaz olmak, çok yakında olmak. "Ödeme gününün gelip çatacağını hiç düşünmedin mi?"
Görüntüleme
35
Ugur
Söz dinlemeyen hırçın kişi, davranışının büyük zararını görür.
Görüntüleme
37
Ugur
1. Söz dinlemez olmak. 2. At, gemi azıları arasına alıp etkisiz bırakarak süvarisinin yönetiminden çıkmak ve kendi istediğince koşmak.
Görüntüleme
38
Ugur
İnsan gençliğinde yaptığı şeylerin çoğunu yaşlandığında yapamaz ve gençliğin ne denli değerli olduğunu o zaman anlar.
Görüntüleme
44
Ugur
Kişi gençliğinde çalışıp para biriktirmelidir ki ihtiyarlığında çalışamadığı zaman onunla rahat rahat geçinsin.
Görüntüleme
35
Ugur
Heyecan ve telâş göstermeyen, merak etmeyen, olayları hoş karşılayan. "Geniş gönüllü olmak benim için o kadar kolay değil."
Görüntüleme
31
Ugur
Geri geri gitmek. "Heyecanlanınca geri basmaya başladı."
Görüntüleme
33
Ugur
1. Kaçmak, bulunduğu yerden arka arkaya doğru gitmek. 2. Karıştığı bir işi sürdürmekten ya da sürdürenler arasında bulunmaktan vazgeçmek...
Görüntüleme
35
Ugur
İade etmek, geldiği yere göndermek, kabul etmemek. "Ona aldığım hediyeyi rüşvettir diye geri çevirdi."
Görüntüleme
35
Ugur
Bir işe girmekten kaçınmamak, o işe girişmek. "Ona bu işi yapmaktan geri durmamasını söyle, sonunda başaracaktır."
Görüntüleme
34
Ugur
1. Ordunun çeşitli gereksinimleri ile ilgili işlerin tümü. 2. Etkinliği ikinci dereceden sayılan, kolay görev. "Senin bu savaşta, geri hizmette...
Görüntüleme
30
Ugur
Yenilikleri kabul etmeyen, bağnaz, kafası hurafelerle dolu.
Görüntüleme
32
Ugur
Gereksiz yere gezen kişi, kendisine zararı dokunacak şeylerle karşılaşır.
Görüntüleme
37
Ugur
Geçimini sağlamak için gezip dolaşan, şuraya buraya başvuran kişi aç kalmaz.
Görüntüleme
34
Ugur
Bir süre boğaz gıcıklanmasına yakalanmak, konuşamamak. "Gıcık tuttuğu için konuşmasını yarıda kesmek zorunda kaldı."
Görüntüleme
37
Ugur
1. Birini kızdırıp sinirlendirmek. 2. Boğazı yakıp kaşındırarak öksürmeye yol açmak. "Gıcık veren bu tatlıyı yiyemiyorum."
Görüntüleme
36

Sözlük İstatistikleri

Sözlükler
7
Terimler
80,549
Görüntüleme
2,327,438

Sözlük İstatistikleri

Sözlükler
7
Terimler
80,549
Görüntüleme
2,327,438
Geri