Ansiklopedi

209
220
471,467
81
105
197,166
Şehir Malatya
Yeraltı kavramı toplumların kutsal geçmişinde önemli bir yer kaplar. Çoğu dini mekânsal organizasyonda dünya gök, yer ve yeraltı olmak üzere yönsel ve katmansal olarak sınıflandırılmıştır. Genelde ‘aydınlık bir âlem olan gökyüzü ilâhî veya yarı ilâhî varlıklarca meskûn olup, yeryüzü kendini ölüm sonrası yaşama hazırlayan insanlara ayrılmıştır. Yeraltı ise birçok içrek gelenekte ve dinde yer alan bir kavram olup, sembolik anlamıyla ölüm olayı ile bedenlerini terk edenlerin göçtükleri öte-âlem ile beraber karanlığı, kötülüğü ve acıyı ifade etmek üzere kullanılmıştır. Dinler genel olarak Tanrı merkezli bir ontoloji üzerine kurguludur. Tanrı ve İnsan arasındaki ilişki ise eskatolojiktir (Ahirete dair). Dolayısı ile ölüm sonrası yaşam...
Altay Türkçesinde masala "çörçök" adı verilmektedir. Masal anlatıcıları ise daha çok kadınlar olmakla birlikte "kayçı" adı verilen destancıların da masal anlattığı bilinmektedir. Destanlarda ve masallarda geçen "tastarakay" (Тастаракай), tipi Anadolu’daki keloğlan tipiyle benzerlikler gösterir. Keloğlan masallarının eski dönemlerde destan koluna ait anlatı parçaları olabileceği ihtimali üzerinde durulmaktadır. Dr. Pervin Ergun, Altay destanlarının karakteristik motifi olan Tas, Tastarakay'la Keloğlan’ın aynı kökten geldiğini belirtir. Ergun, dünya nizamını sağlamakla görevlendirilen Türk hakanlarının, hak düzene uymayan bir durumla karsılaştıklarında, Tanrı vergisi kutlu özelliklerini kullandıklarını, kılık değiştirerek...
"Baltık Denizi Anomalisi", Baltık Denizi taramalarında alışıla gelmişin ötesinde anormal olarak karşılanan doğal yapı ya da tarihî batık gemi sınıfına girmeyen radar analizinde ortaya çıkan olgu buna bilimsel tıp dilinde "alışıla gelmeyen" anlamında anomali tanımıyla isimlendirilmiş özel bir durum vakasıdır. Baltık Denizi Anomalisi (Baltic Sea Anomaly) Bu anomali, 2011 yılı Haziran ayında İsveçli "Ocean X" isimli dalış ekibinden Peter Lindberg ve Dennis Åsberg'in Baltık Denizi'nde 85 ila 90 metre derinlikte olduğunu rapor ettikleri, bir sütunun üzerinde duran, merdiven görünümlü ve üzerinde 25 santimetre çapında delik olan dairesel yapıdır. Yapı hakkındaki iddialar doğrultusunda, bu yapının; 2. Dünya Savaşı sırasında kullanılmış bir...
"Mary Celeste", 4 Aralık 1872’de Atlantik Okyanusu’nda terk edilmiş olarak bulunduğundan beri gizemini koruyan bir ticari gemidir. Mary Celeste 282 gross ton ağırlığında bir gemiydi. 1861’de Nova Scotia’da Joshua Davis adlı bir gemici tarafından yapılmış ve "Amazon" adı verilmişti. Yapım sonrası bölgesel ticari nakliyat yapılan bir firmaya verildi. Gemiyle ilgili bundan sonra olanlar, zaman zaman "uğursuz" olarak nitelendirilmesine neden olmuştur. "Mary Celeste", 4 Aralık 1872’de Atlantik Okyanusu’nda terk edilmiş olarak bulunduğundan beri gizemini koruyan bir ticari gemidir. Mary Celeste 282 gross ton ağırlığında bir gemiydi. 1861’de Nova Scotia’da Joshua Davis adlı bir gemici tarafından yapılmış ve "Amazon" adı verilmişti. Yapım...
Üç Ülke Köprüsü, (Almanca: Dreiländerbrücke, Fransızca: La passerelle des Trois Pays) Ren Nehri'nin üzerinde Almanya'nın Weil am Rhein şehri ile Fransa'nın Huningue komünü arasında bulunan kemer köprüdür. Köprü, yaya ve bisikletlilere özel olarak yapılmış olan, türündeki dünyanının en uzun açıklığına sahip köprüsüdür. Köprünün toplam uzunluğu 248 metre olup, ana açıklığı 229,4 metredir. Köprü adını Almanya ve Fransa ile İsviçre arasında bir köprü olmasından almıştır. Köprü Fransız-Avusturyalı mimar Dietmar Feichtinger tarafından tasarlanmıştır. Üç Ülkeler Köprüsü 20 Ekim 1944 tarihinde Müttefik Devletler'in yangın silahları ile bombalanmış olan duba köprünün bulunduğu noktadadır. Bu alandaki ilk geçiş ilk başta Huningue Kalesi...
Şahi Şahi, Osmanlı İmparatorluğu döneminde yapılıp kullanılmış özel bir savaş topudur. İstanbul'un fethinde kullanılmıştır. Yapımı üç ay süren, çizimlerini Fatih Sultan Mehmet'in önderliğinde Türk mühendislerinin yaptığı topun dökümünü Bizanslıların daha önce sınır dışı ettiği Macar Urban adlı bir dökümcü yapmıştır. Bunun yanında döküm ustası olarak Cenevizli Donar Usta diye birisinden de bahsedilir. Ayrıca bir rivayete göre de Macar Urban sınır dışı edilmemiş, Bizans zindanlarından lağımcılar tarafından kaçırılmıştır. Urbain’in döktüğü top ve diğer toplar 1452 senesi Ocak ayının sonlarında Edirne’den yola çıkarılmış ve ancak iki ay sonra İstanbul önlerine getirilebilmiştir. Edirne'de deneme atışlarının yapılacağı sırada Fatih...
Ankara Anlaşması (1921) : Türkiye ile Fransız Hükümeti arasında yapılan antlaşma Ankara Antlaşması (1926) : Türkiye'nin Irak ile yaptığı antlaşma Ankara Antlaşması (1963) : Türkiye ile Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) arasındaki ortaklık anlaşması Ankara Anlaşması (1921) - 20 Ekim 1921 Ankara Anlaşması, (20 Ekim 1921) TBMM ve Fransız Hükümeti arasında Türk-Fransız Cephesindeki faaliyetleri durdurmuştur. TBMM yönetimindeki bölgenin güney sınırının taslak olarak belirlenmesine karar verilmiştir, ama asıl politik kararları Lozan Antlaşmasına bırakmıştır. Doğu sorununda İngiltere, Yunanistan ve İtalya ile milli menfaatleri uyuşmayan Fransa, Sevr Antlaşması'nın imzalanmasından 3 ay önce Türk-Fransız Cephesi'nde geçici bir...
FamilyasıUğurböceğigiller (Coccinellidae).Yaşadığı yerler Bitkiler üzerinde bulunurlarÖzellikleri 3-10 mm uzunlukta, kubbemsi vücutlu, parlak renkli, benekli kınkanatlılar.Çeşitleri 5000 kadar türü vardır. Yedi noktalı uğurböceği (C.septempunctata), iki noktalı uğurböceği (A.bipunctata) en ünlüleridir.Diğer adlarıUçuç böceği, Gelin böceği Kınkanatlılar takımından parlak renkli, vücudunun üst kısmı yarımküre şeklinde bir böcek. Başı küçük, antenlerin uçları hafif topuz şeklindedir. Larva ve erginleri bitkiler üzerinde yaşar. "Hanımböceği", "Gelinböceği" veya "Uçuçböceği" olarak da bilinirler. Çoğu türleri kırmızı veya sarı zemin üzerine siyah beneklidir. Yedi noktalı ve iki noktalı uğurböcekleri kırmızı zemin üzerine siyah...
Kayseri’nın birkaç kilometre doğusundaki Kültepe’de yapılan kazı çalışmaları sırasında gün ışığına çıkarılan ve Asur kolonilerine ait olduğu varsayılan yazılı tabletler, Anadolu’nun tarih-öncesine son veren ve yazılı tarihinin başlangıç noktası sayılan buluntuları oluşturuyor. Böylece Anadolu’nun tarihi de M.Ö 2000’den başlar. Akdeniz’le Karadeniz ve Mezopotamya ile Ege arasındaki önemli bir geçiş noktası olduğu anlaşılan bu bölge, tarihin bilinen en eski kentsel yerleşimlerinden biri olarak kabul edilen Çatalhöyük’e yaklaşık olarak 100 km uzaklıkta. Çatalhöyük’ün öyküsü ise yaklaşık 9000 yıl öncesine kadar gidiyor. Duvar resimlerinden bu bölgede Neolitik çağ boyunca aralıksız 800 yıl süren bir yerleşimin var olduğu tahmin...
Kuzulimanı'nın doğusunda bulunmaktadır. Üst üste sıralanmış kaşar peynir kalıplarını andıran ilginç kaya oluşumlarıyla dikkat çeker. Burayı karadan görmeniz mümkün değildir. Ancak, tekne ile denizden görme şansınız vardır. Adanın hatırda kalabilecek görsel güzelliğe sahip doğal oluşumlarından birisidir. Bu ilginç kaya oluşumlarının bir efsanesi vardır; Efsane, sayısız keçi ve koyuna sahip olan zengin, inatçı, cimri ve yaşlı bir kadınla ilgilidir. Yaşlı kadın, cennete gidebilmek amacıyla bir çok yuvarlak kalıp peynir yapmış ve bunları üst üste sıralamış. Ama kimseyle paylaşmamış. Tanrı, ona kızmış ve cezalandırmış. Mart ayının birinde, yağmur, kar ve şiddetli rüzgarlar göndermiş yaşlı kadının üzerine. Kadın ve peynirler donmuşlar...
TürüÇok maksatlıUlusal köken ABDÜretici Lockheed Martin Havacılıkİlk uçuş 15 Aralık 2006Hizmete giriş2015Ana kullanıcıBirleşik Devletler Hava Kuvvetleri (USAF)Birleşik Devletler Donanması Birleşik Devletler Deniz PiyadeleriDiğer kullanıcılarKraliyet Hava KuvvetleriKraliyet Deniz KuvvetleriTürk Hava KuvvetleriÜretim aralığı2006 - ....Üretim sayısı115 (Kasım 2014 itibari ile)(2500 planlanan)FiyatıF-35A: 98 milyon $ (ABD Doları)F-35B: 104 milyon $ (ABD Doları) F-35C: 116 milyon $ (ABD Doları) F-35 Lightning II (Türkçe: Şimşek II) (Joint Strike Fighter / Müşterek Saldırı Uçağı), savaştaki her amaç için farklı uçak geliştirmenin masraflı olmasından dolayı tek bir uçağın tüm görevleri yerine getirmesi amacıyla tasarlanan bir savaş uçağıdır...
Emirdağ Lahikası, Said Nursi'nin yazmış olduğu Risale-i Nur adlı kitap serisinin parçası olan eserdir. Eser, hükümlü olarak bulunduğu Afyonkarahisar'ın Emirdağ ilçesinde yazıldığı için bu ismi almıştır. Said Nursi, Denizli Ağır Ceza Mahkemesi'nin 1944 tarihli beraat karariyle tahliye olmuş ve iki ay kadar Denizli'nin şehir Otelinde kaldıktan sonra Afyon'un Emirdağ'ı kazasında ikâmet edeceği kendisine bildirilmiş ve Emirdağ'ına gelmiştir. Bundan sonraki Lâhikalar, Emirdağ'ında ikâmeti esnasında yazılmış olup, Isparta'ya ve Isparta vasıtasiyle Risale-i Nur'un okuyucularına gönderilen mektuplardır. 1948 de yeniden Afyon Mahkemesinde davası görülmüştür. Said Nursi bu eserinde Atatürk'ün 'İslam deccalı' olduğuna işaret eder.
Türü Avcı / Bombardıman Üretici Sukhoi ılk Uçuş 2 Temmuz 1967 Hizmete Giriş 1974 Üretim Aralığı 1967–1993 Üretim Sayısı +-1400 Birim Maliyeti 24-25 milyon US$ Mürettebat 2 Pilot Uzunluk 22.67 metre Yükseklik 6.19 m metre Kanat Açıklığı 17.63 metre Ağırlığı 35,910 kg Servis Tabanı 11,000 metre Hız 3.1 mach Motor 2 adet Saturn/Lyulka AL-21F-3A turbojets Motorun ıtiş Gücü 75 kN Teknik Özellikler Sukhoi Su-24 (NATO raporlama adı: 'Fencer') 1970 ve 1980'li yıllarda Sovyetler Birliği 'nin her türlü hava koşulunda görev yapabilen en gelişmiş havadan tecrit ve saldırı uçağıydı. ıki koltuklu, çift motorlu uçak Rusya 'nın ilk entegre sayısal seyrüsefer/atak sistemiyle donatılmıştı. Su-24'ün...
Cülus, Osmanlı Devleti'nde padişah tahta çıkınca yapılan törendir. Cülus Bahşişi Sultanahmet'te I. Abdülhamid'in taç giyme töreni Cülus Arapça bir kelimedir ve "oturmak" anlamına gelir. Bir padişahın vefatı veya tahttan indirilmesi sonrasında yeni padişahın, tahta çıkma törenidir. Cülus, Babüssade önünde yapılan en önemli ve görkemli törendi. Cülus merasiminin ardından kapıkulu askerlerine cülus bahşişi (cülusiye) dağıtılırdı. [1]ıki türlüdür, biri belli ve kanunda belirtildiği gibi bir defaya mahsus olarak verilir, diğeri ise askerlerin ulufelerine zam suretiyle verilmiş olurdu. Tahta çıkan her padişahın; "Kullarımın bahşiş ve terakkileri makbulümdür, verilsin" suretinde bir belgeyi onaylaması gerekiyordu. Osmanlı tarihinde ilk defa...
Dünyamızın sürdürülebilirliği konusunda gelecek tahminlemelerini yapan en bilinir dört araştırmacıdan biri olan Prof. Dr. Jorgan Randers’ın, 3 Aralık 2013'te Boğaziçi Üniversitesinde gerçekleştirdiği konferansta, gelecek 40 yıl için derlediği tahminlemelerini içeren birkaç anekdot: • 2040’larda uzayan insan ömrü ve yeni doğumlar sebebiyle dünya nüfus populasyonu 8.1 milyar insan ile zirveye ulaşacak, daha sonra yeniden düşüşe başlayacaktır. • Mevcuttaki enerji kullanımı, 1970’lerden günümüze 3 kat artmıştır, 2050 yılında ise 4,5 kat artmış olacaktır. • Kıtlaşan enerji kaynakları sebebiyle yenilenebilir enerji sistemleri bugüne nazaran 2050’de 5 kat artmış olacaktır. • Karbon emisyonu dünya çapında 2030 yılında zirve...
Serbest meslek, iş, işyeri ve çalışma koşulu anlamıyla ilgili resmi kanunlara göre sözleşme şartları ve koşulları gerek kalmayan durumlar için yasal olarak kayıt dışı istihdam anlamında işin işyeri dışında iş yapan kişinin kendi çalışma alanında kişisel çalışma olarak tamamlayan çalışanlara verilen genel addır. Türkiye'de serbest meslek tabiri literatüre daha çok belli bir işi olmayan, koşullara göre değişik işler yapabilen kişileri tarif etmek için kullanılabilmektedir. Fakat, serbest avukatlık, mali müşavirlik, ve hekimlik ve ses sanatçılığı yapanlar, vergi mükellefiyeti açısından serbest meslek icra eden kişilerdir. Serbest meslek erbabı olarak ifade edilen bu kişiler verdikleri hizmet için Serbest Meslek Makbuzu keserler...
Eş Güdümlü Evrensel Zaman (UTC) Eş Güdümlü Evrensel Zaman (UTC), pek çok ülkede baz alınan medenî ve bilimsel zamandır. 1963 yılında kullanılmaya başlanmıştır. UTC, Fransızca Temps universel coordonné ve İngilizce Coordinated Universal Time kavramlarının kısaltmasıdır. Fransızca (TUC) veya İngilizce (CUT) kısaltmaları üzerinde fikir birliği sağlanamadığı için UTC üzerinde karar kılınmıştır. UTC, atomik olarak hesaplandığından Güneş zamanına göre hesaplanan GMT ile arasında çok küçük farklılıklar vardır. Ancak bunlar gündelik kullanımı etkilemez. Türkiye, Doğu Avrupa Zaman Dilimi'ndedir; bu yüzden Türkiye saati UTC+2, yani UTC'den iki saat ileridedir. Yaz saati uygulaması ile saatlerin bir saat ileri alındığı dönemlerde Türkiye saati...
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı, Türkiye'nin yasama organı olan TBMM'yi temsil eden makam. Devlet Protokolünde Cumhurbaşkanından sonra ikinci sırada yer alır. TBMM Başkanı Seçimi Yasama döneminin birinci birleşiminin ilk oturumundan başlayarak Başkan seçilinceye kadar, en yaşlı milletvekili, Geçici Başkanlık görevini yapar. İkinci derecede en yaşlı üye, Başkanvekilliği görevini yerine getirir. TBMM Başkanlığı için bir yasama döneminde iki seçim yapılır. İlk devre için seçilenin de, ikinci devre için seçilenin de görev süresi iki yıldır. Siyasî parti grupları Başkanlık için aday gösteremezler. TBMM Başkan adayları, Meclis üyeleri içinden, milletvekili genel seçimlerinden sonra Meclisin toplandığı günden itibaren veya...
Amisos Hazinesi, Samsun'da 28 Kasım 1995 tarihinde bir inşaat kazısı sırasında Hasan Keleş tarafından keşfedilen hazinedir. Günümüzde Amisos Tepesi adını alan yerde bulunan hazine Pontus Krallığı hanedan üyelerine ait olup 64 parçadan oluşmakta ve Samsun Arkeoloji ve Etnografya Müzesi'nde sergilenmektedir. Karun Hazinesi'nden sonra Türkiye'de bulunan en değerli hazine olan Amisos Hazinesi cam, madeni, pişmiş toprak, mermer ve altın olmak üzere beş kategoriye ayrılmaktadır. Altın eserlerin geçmişi MÖ 1. yüzyıla, diğer eserlerin geçmişi ise MÖ 4. yüzyıla dek uzanmaktadır. Samsun Arkeoloji ve Etnografya Müzesi'nde sergilenen Amisos Hazineleri, altın işlemeleriyle dikkat çekiyor. Samsun Arkeoloji ve Etnografya Müzesi arkeoloğu...
Emirdağ Lahikası, Said Nursi'nin yazmış olduğu Risale-i Nur adlı kitap serisinin parçası olan eserdir. Eser, hükümlü olarak bulunduğu Emirdağ ilçesinde yazıldığı için bu ismi almıştır. Said Nursi, Denizli Ağır Ceza Mahkemesi'nin 1944 tarihli beraat karariyle tahliye olmuş ve iki ay kadar Denizli'nin Şehir Otelinde kaldıktan sonra Afyon'un Emirdağ'ı kazasında ikâmet edeceği kendisine bildirilmiş ve Emirdağ'ına gelmiştir. Bundan sonraki Lâhikalar, Emirdağ'ında ikâmeti esnasında yazılmış olup, Isparta'ya ve Isparta vasıtasiyle Risale-i Nur'un okuyucularına gönderilen mektuplardır. 1948 de yeniden Afyon Mahkemesinde davası görülmüştür. Said Nursi bu eserinde Atatürk'ün 'İslam deccalı' olduğuna işaret eder.
Geri