- Görüntüleme: 4K
- Cevaplar: 7
Bu konuyla alakalı olarak aşağıdaki linkten Tarihe yön veren Liderler ve insanların hangi çağlarda neler yaptıklarına ulaşabilirsiniz.
Tarihe Yön Veren Liderler ve İnsanlar
1. Tekerleğin icadı :
Tekerlek, icadı milattan önceki yıllara dayanan oldukça önemli bir araçtır. Bu süreç içinde sıklıkla savaşlarda araç olarak kullanılmış ve savaşların kaderini değiştirmiştir. Önceleri iki tekerlek olan araçlar sonraları dörde çıkmış ama hala tamamlanamamıştır. Bu dönemlerde ön tekerlekler hareket etmez biçimdedir. Zaman içerisinde akıl edilerek atlarla bağ kurulmuş ve atların hareketleriyle tekerleklerin hareket etmesi sağlanmıştır. Tekerleğin bu şekilde kullanıldığı at arabaları ilk arabalardır denebilir.
Tarihte kullanılan ilk tekerlek, M.Ö. 3500 yıllarında Sümerlerin kullandığı belirlenmiş, tekerlek ilk defa bir arabada kullanılmıştır. Bu da bir süreç sonunda gerçekleşmiş, tekerlek bir arabada kullanılana kadar 2000 yıl boyunca tekerlekten çeşitli şekillerde yararlanılmıştır.
İnsanlar ilk önce ağırlıklarını taşımak için yuvarlak cisimler kullanmış, sürüklenen ağaç gövdeleri üsütünde kızak şeklinde taşınmıştır. Bu kızaklar zamanla yuvarlanmış tekerlek halini almıştır.
Tekerlek oluşunca sabit dingillere takılarak, serbestçe dönebilen tekerlek kullanımı oluşmuştur. Tekerlek bir noktadan dünyaya yayılmış, M.Ö. 500 yıllarında İngilterede tekerlek kullanımdaydı.
Dört tekerlekli araba da iki tekerlekli araba kadar eskidir. Dört tekerlikli arabaya döner ön dingil takılıncaya kadar kullanımı zordu. Döner ön dingil takılmış, eşek ve öküz kullanan yavaş arabalar yerine at kullanılarak dört tekerlekli arabalar daha da hızlanmıştır. Bu dönemde atın çektiği iki tekerlekli arabalar savaş aracı olarak kullanılmaktadır.
Tekerleğin bir makinede kullanımı, tekerleğin değirmende kullanımıdır. Yuvarlak değirmen taşları ile un üretimi yapılmıştır. Basit dişliler ile tekerleğin kullanımı daha yaygın hale gelmiştir.
Günümüzde moder makine ve araçlarda tekerlek çok yaygın kullanıma sahiptir. İlk günden bu yana tekerlek hayatımızı kolaylaştırmaya devam etmektedir. Günümüz metroları, hızlı araçların, arabaların, fabrika makinelerinin temelinde tekerlek vardır.
Tekerlek Ne Zaman, Kim Tarafından Bulundu?
Tekerleğin bulunmasında Amerikalı başarılı arkeolog Speiser etkili olmuştur. Gawra civarında M.Ö. 3000 yıllarına ait tekerleği araştırmalar esnasında bulmuştur. İngiliz kökenli olan arkeolog Woolley ise; Ur’da M.Ö. 2950 yıllarından kalan bir mezar üzerinde çalışırken tekerlek çıkartmıştır. Eski tarihlerde nasıl bir ihtiyaç tekerleği icat etmeye neden olmuştur bilinmemektedir.
Frugier’in varsayımlarına göre Yontma Taş Çağı’nın başlangıcından itibaren insanlar taşıma aracı ihtiyacı duymuştur. Bu soruna çareler düşünülürken, kesilen bir ağacın yuvarlandığını fark etmişler ve iki ağaç kütüğünü bir araya getirerek, yüklerinin bunun üzerine koymayı akıl etmişlerdir.
Tekerleğin Tarihçesi
Tarihçilerden İngiliz Maccurdy’ye göre tekerleğin temeli, tomar adı verilen silindir halde hazırlanmış kâğıt veya deri malzemelerdir. Bu fikri, yapılan kazı çalışmaları doğrulamıştır. Kazılar sonucunda Sümerlere ait olan, M.Ö 3000 yılından öncesinden kalan kızaklar ve arabalar elde edilmiştir. Tekerleğin icadının hemen ardından muhtemelen arabalar icat edilmiştir. İki tekerleği, dingil ile bileştirmek ve demir olmadan bunu başarmak gerçekten önemli bir iştir ama yapılan kazı çalışmalarında rastlanan arabalar tam olarak böyledir. Eski insanlar, zor şartlarda ve malzeme sıkıntıyla bile arabaları icat etmeyi başarmıştır. Eski araçlarda sürücüler, ata binermiş şeklinde iki tekerlek üzerine konan bir eyer üzerine oturmaktaydı. Bu taslak hızla geliştirildi ve iki tekerli araçtan dört tekerlekleri araçlar gelişti. Ancak bu dönemde tekerleklerin ön tarafta olanları sabit durmaktaydı. Zaman içerisinde arabaları kayışlar sayesinde atlara bağladılar ve bu şekilde kullandılar. Arabaların beygir gücü ile tabir edilen durumunun da buradan geldiği düşünülmektedir
M.Ö. 2000 yılında Mezopotamya topraklarında görülen atlı arabalar, ilerleyerek Sami ırkından olan Hiksosların etkisi ile Mısır’a girmiştir. Böylece Firavun ordusunda, 1917 yılındaki ilk müttefik tankların Almanlar üzerinde meydana getirdiği korkuya ve paniğe benzer bir durum yaşanmıştır. Mısırlılar hayvan gücü olarak o sıralar öküz ve eşekten faydalanırlarken; başlarına gelen durumdan hızlıca ders çıkartmayı da biliyorlardı. İstilacı askerleri Mısır’dan çıkartır çıkartmaz, öğrendikleri savaş aracını kullanmaya başladılar. O kadar benimsemişlerdir ki Mısır tarihinin en parlak dönemlerinden kalan belgeler, Firavun’u savaş arabası üzerinde, tek eliyle dizginleri tutarken diğer eliyle düşmanın hakkından gelir şekilde göstermiştir. Bu durumu izleyen on yüzyıl süresince arabalar, savaş alanlarında fetih etmek amacına hizmet etmişlerdir.
Asurlular, M.Ö. 1000 yılında sürücünün kullandığı ve iki savaşçıyı çeken çift at ile hazırlanmış arabaları sayesinde dünyaya egemen olmuşlardır. Asur kralı Surgon, birçok şehri, güçlü savaş araçları haline gelen arabalarla kuşatmış ve fethetmiştir. Bu arabaların tekerlek üzerine oturtulmuş, ağır silahlarla şehir kapılarına saldırılar yapılmış ve başarıyla çıkılmıştır. Savaşçılar kalkanların ardına saklanırken aynı zamanda kale duvarlarının üzerine yürüyebilmiştir. Daha çok savaş döneminde faydası görülen tekerlek, sonraki süreçte hemen her taşıma aracında kullanılmış bir araçtır.
Kısacası tekerler dünyanın kaderini değiştirmiş ve tüm dengeleri yerinden oynatmıştır denebilir. Tekerlek bulunmasaydı savaşlar farklı gelişebilir ve galip olanlar farklı olabilirdi. Eski dönemlerde bu şekilde üretilen ve kullanılan tekerleğin günümüzde kullanılan tekerleğin oluşturulmasında etkisi ise tartışılmaz.
Tarihe Yön Veren Liderler ve İnsanlar
1. Tekerleğin icadı :
Tekerlek, icadı milattan önceki yıllara dayanan oldukça önemli bir araçtır. Bu süreç içinde sıklıkla savaşlarda araç olarak kullanılmış ve savaşların kaderini değiştirmiştir. Önceleri iki tekerlek olan araçlar sonraları dörde çıkmış ama hala tamamlanamamıştır. Bu dönemlerde ön tekerlekler hareket etmez biçimdedir. Zaman içerisinde akıl edilerek atlarla bağ kurulmuş ve atların hareketleriyle tekerleklerin hareket etmesi sağlanmıştır. Tekerleğin bu şekilde kullanıldığı at arabaları ilk arabalardır denebilir.
Tarihte kullanılan ilk tekerlek, M.Ö. 3500 yıllarında Sümerlerin kullandığı belirlenmiş, tekerlek ilk defa bir arabada kullanılmıştır. Bu da bir süreç sonunda gerçekleşmiş, tekerlek bir arabada kullanılana kadar 2000 yıl boyunca tekerlekten çeşitli şekillerde yararlanılmıştır.
İnsanlar ilk önce ağırlıklarını taşımak için yuvarlak cisimler kullanmış, sürüklenen ağaç gövdeleri üsütünde kızak şeklinde taşınmıştır. Bu kızaklar zamanla yuvarlanmış tekerlek halini almıştır.
Tekerlek oluşunca sabit dingillere takılarak, serbestçe dönebilen tekerlek kullanımı oluşmuştur. Tekerlek bir noktadan dünyaya yayılmış, M.Ö. 500 yıllarında İngilterede tekerlek kullanımdaydı.
Dört tekerlekli araba da iki tekerlekli araba kadar eskidir. Dört tekerlikli arabaya döner ön dingil takılıncaya kadar kullanımı zordu. Döner ön dingil takılmış, eşek ve öküz kullanan yavaş arabalar yerine at kullanılarak dört tekerlekli arabalar daha da hızlanmıştır. Bu dönemde atın çektiği iki tekerlekli arabalar savaş aracı olarak kullanılmaktadır.
Tekerleğin bir makinede kullanımı, tekerleğin değirmende kullanımıdır. Yuvarlak değirmen taşları ile un üretimi yapılmıştır. Basit dişliler ile tekerleğin kullanımı daha yaygın hale gelmiştir.
Günümüzde moder makine ve araçlarda tekerlek çok yaygın kullanıma sahiptir. İlk günden bu yana tekerlek hayatımızı kolaylaştırmaya devam etmektedir. Günümüz metroları, hızlı araçların, arabaların, fabrika makinelerinin temelinde tekerlek vardır.
Tekerlek Ne Zaman, Kim Tarafından Bulundu?
Tekerleğin bulunmasında Amerikalı başarılı arkeolog Speiser etkili olmuştur. Gawra civarında M.Ö. 3000 yıllarına ait tekerleği araştırmalar esnasında bulmuştur. İngiliz kökenli olan arkeolog Woolley ise; Ur’da M.Ö. 2950 yıllarından kalan bir mezar üzerinde çalışırken tekerlek çıkartmıştır. Eski tarihlerde nasıl bir ihtiyaç tekerleği icat etmeye neden olmuştur bilinmemektedir.
Frugier’in varsayımlarına göre Yontma Taş Çağı’nın başlangıcından itibaren insanlar taşıma aracı ihtiyacı duymuştur. Bu soruna çareler düşünülürken, kesilen bir ağacın yuvarlandığını fark etmişler ve iki ağaç kütüğünü bir araya getirerek, yüklerinin bunun üzerine koymayı akıl etmişlerdir.
Tekerleğin Tarihçesi
Tarihçilerden İngiliz Maccurdy’ye göre tekerleğin temeli, tomar adı verilen silindir halde hazırlanmış kâğıt veya deri malzemelerdir. Bu fikri, yapılan kazı çalışmaları doğrulamıştır. Kazılar sonucunda Sümerlere ait olan, M.Ö 3000 yılından öncesinden kalan kızaklar ve arabalar elde edilmiştir. Tekerleğin icadının hemen ardından muhtemelen arabalar icat edilmiştir. İki tekerleği, dingil ile bileştirmek ve demir olmadan bunu başarmak gerçekten önemli bir iştir ama yapılan kazı çalışmalarında rastlanan arabalar tam olarak böyledir. Eski insanlar, zor şartlarda ve malzeme sıkıntıyla bile arabaları icat etmeyi başarmıştır. Eski araçlarda sürücüler, ata binermiş şeklinde iki tekerlek üzerine konan bir eyer üzerine oturmaktaydı. Bu taslak hızla geliştirildi ve iki tekerli araçtan dört tekerlekleri araçlar gelişti. Ancak bu dönemde tekerleklerin ön tarafta olanları sabit durmaktaydı. Zaman içerisinde arabaları kayışlar sayesinde atlara bağladılar ve bu şekilde kullandılar. Arabaların beygir gücü ile tabir edilen durumunun da buradan geldiği düşünülmektedir
M.Ö. 2000 yılında Mezopotamya topraklarında görülen atlı arabalar, ilerleyerek Sami ırkından olan Hiksosların etkisi ile Mısır’a girmiştir. Böylece Firavun ordusunda, 1917 yılındaki ilk müttefik tankların Almanlar üzerinde meydana getirdiği korkuya ve paniğe benzer bir durum yaşanmıştır. Mısırlılar hayvan gücü olarak o sıralar öküz ve eşekten faydalanırlarken; başlarına gelen durumdan hızlıca ders çıkartmayı da biliyorlardı. İstilacı askerleri Mısır’dan çıkartır çıkartmaz, öğrendikleri savaş aracını kullanmaya başladılar. O kadar benimsemişlerdir ki Mısır tarihinin en parlak dönemlerinden kalan belgeler, Firavun’u savaş arabası üzerinde, tek eliyle dizginleri tutarken diğer eliyle düşmanın hakkından gelir şekilde göstermiştir. Bu durumu izleyen on yüzyıl süresince arabalar, savaş alanlarında fetih etmek amacına hizmet etmişlerdir.
Asurlular, M.Ö. 1000 yılında sürücünün kullandığı ve iki savaşçıyı çeken çift at ile hazırlanmış arabaları sayesinde dünyaya egemen olmuşlardır. Asur kralı Surgon, birçok şehri, güçlü savaş araçları haline gelen arabalarla kuşatmış ve fethetmiştir. Bu arabaların tekerlek üzerine oturtulmuş, ağır silahlarla şehir kapılarına saldırılar yapılmış ve başarıyla çıkılmıştır. Savaşçılar kalkanların ardına saklanırken aynı zamanda kale duvarlarının üzerine yürüyebilmiştir. Daha çok savaş döneminde faydası görülen tekerlek, sonraki süreçte hemen her taşıma aracında kullanılmış bir araçtır.
Kısacası tekerler dünyanın kaderini değiştirmiş ve tüm dengeleri yerinden oynatmıştır denebilir. Tekerlek bulunmasaydı savaşlar farklı gelişebilir ve galip olanlar farklı olabilirdi. Eski dönemlerde bu şekilde üretilen ve kullanılan tekerleğin günümüzde kullanılan tekerleğin oluşturulmasında etkisi ise tartışılmaz.
Son düzenleme: